Su 163-İstanbul / Yolumuz Gurbate Düştü
YENİ MACERA
“-hinci Tokmacıklı Bayram bizim köyden Feleğin Sülemenine bunu İsdambola trikotac uçu götürdüğünde buna; “-sen burada pırtıların başında bekle” deyo da gel len şuraya adamın canını sıkma bobayın şarap çanağına haa! oyununda şer çıkasıca ağzımı aşdırcan hinci valla” “-ıccık öte ğet madem” “-çekin sendellenizi, epap çayları tezele gari” “-yau ne bileyin dediğiniz gibi işde buradan gederkene zati adam bana! yalınız Bayram Ağa deği(l), Göde Feyzi adamın güna(hı)nı almayan hinci “-aman haa! dıkkat et pırtıları çaldırma eyi zapt ol parana da orası İsdambol çekiviriler valla bi sürü orasbı çocu(ğ)u bakıp duru enayiler gelse deye ha onnarın başına ne ğeldi kim bili(r) emme..” “-taha ne gelcek len adamın biri bi apardumana giriyo bi bakıyo gapıda bi(r) yazı “anahter paspasın altında ocakta yemekler var garnını doyur” adamcaaz netsin giriyo garnını doyuruyo” “-biri de otopus durcağında ışık yanatımış bu da arkada talimat veriririmiş “olum dur, yolcuları al, söz temsil inecekler varısa da bu gene kendi kendine “olum dur, yolcuları endir”, tabi otopus duruyo-gakıyo yolcular eniyo-biniyo arkadakı köyden getmiş uyanığın biri atılmış “amca sen kimsin” adamda “ben bu otopusun sabısıyın” deyoru işde “hu gadak gazancım” mar, bizim uyanık “sat bana” deyoru üç aşşa beş yokarı bazarlık ediyoru bireş parasını alıyoru yarın mamele edincek de galanını son durağa gelince; yeni patıron deyoru ku “çek hura” annaşılıyo ku dolandırılmış “-..” “-insan durduk yerde mi ganı bozuk olur kimbilir onun başına ne ğeldi” “-..” “-neyise işde Feyzi abi; “-pırtıları çaldırı-maldırı edersen gözüme ğörükme bi taha valla burnundan girer gula(ğı)ndan çıkarın ha biz bi taksi ünneyip gelelim pırtıları yükledip Bayrampaşaya gedelim” dedi “-duralakdan etirafda birileri dolaşıyo açcık ileri ğediyollar çaktırmadan beni dikizleyip o değilden geri geliyollar başga birileriynen gonuşuyollar onnar gediyo başgaları geliyo onnar gayboluyo, ötekinner bekleyo aklıma arkamı dönünşe barabar gapıp-gaçarlar deye geliyo hemi etirafı golaçan ediyon hemi de bi eliminen ballenin ucundan sıkı sıkı dututon barnaklarım file uyuşdu” sanısın hepiciği bir çete, hepiciği hırsız bi ben yoluncak gaz.. .. zatinden iki ğündür yoldayız bi tarafdan otur-otur insan yoruluyo bi de etrafa maraklanmakdan hiç uyumamışıyın gözlerimi zor açıyon köyden i(l)k diba çıkıyon gördüğüm her şeye dikgatlı dikgatlı bakayın derken hepisini gaçırıyon, bi de otobus dutmaz mı anam tembih etti “uzaklara bak, yönü geri bakma” o yüzden uzaklara bakdım uzaklarda bakdıkça garip anam aklıma ğeliyo, “bi ta göremecen” deye neyse işde.. yorgunun hiş uyumadım, bi uyku basıyo bi gafam dönüyo emme bi de “ödüm sıdıyo” valla çok gorkuyon ülen adamlar beni uyudur ya da döğer de elimden pılı-pırtıyı alıp yüklenseler ğetseler ben neydecen? öteki adamlar beni kollarlar mı yon(u)sa onnar da ötekinnerin heleşengi midirler ne bileyin.. yol bilmen iz bilmen, o yaşda huncucuk bişiyin yaa.. bırak İsdambulu Yalavacı bile görmemişiyin ömrü hayatımda bekle Allah bekle Feyzi Abi görünürlerde yok …! derken eyi keyimli, kravatlı, memur bi adam geldi geşmiş gün ne bileyin nerden bi yerden gelcek otopusu bekleycekmiş adam bana; “-delikanlı adın ne” dedi ben asker gibi dimdik, hazırola ğeşdim “-Mehmet Çay” dedim “-aferim delikanlı böyle sert oldun mu senin elinden uçan-gaçan gurtulmaz” … ben daha da bi dik, dimdik durdum “-nerelisin sen bakayım” dedi ben gene tekmil veri ğibi “-Yukarı Tırtarlı’yım ağbi” dedim adam garnına depme yemiş gibi “-haa!” dedi.. hani Azizin Omar, köytopu oynarkana bana bi top vurdu da uvandım getdiydim adamcaz derin-derin düşünceye garıldı galdı valla bilemeyon ya adamın başı döndü ğibi geldi bana anlayamadı haralda hinci aklıma ğeliyo da bazı “-len ley ..ına ğodumun gafası elin adamı İsdambul ğibi yerde ne bilsin Yukarı Tırtar’ı” deye gülüyon valla kendi-kendime DEVAM EDECEK |
Harikasın hocam ne güzel 60 lı yılların Istanbul yolculuğu
Keyif aldım okurken
Yüreğine sağlık selamlar