Daha Karanlık’daha karanlık ne var’ dedi ’ayrılık’ dedim ’daha da karanlık’ dedi ölüm gibi... kelimelere ruh sığdırmış bir cesetken ellerim yazamadım affet böylesine gerekli olan serzenişlerimi içimde ölen bir umut gibi karanlık ve ayrılıktan öte ölüm gibi sesimizi yazamadım affet sustuğum her an için bir harf bağışladım sana senden sonrasına, öncesine varlığına ve yokluğuna yine de ağlamadım, tek damlaya kıyam ettim durdum öylece sakin bir kuytuda durdum sanki, hiç dibi gözükmeyen bir kuyuda sonra dedim ki, kıyamettin koptun tam kirpiklerimin hizasında düştüm bir boşluğa bizim olmadığımız yalnızca benim olduğum bir boşluğa şiirler pişman olmaz yazıldıklarına ve şairler de pişman değildir hiç yazdıklarına ya da yazacaklarına çünkü pişmanlık ölümden daha karanlıktır hele ayrılıktan... çünkü pişman olursan eğer düşman da olursun aynı zamanda yazdıklarına ve yazacaklarına pişman değilim ben düşman da... yakın zamandan gelen bir sis topluluğu bu fotoğraflardan ve yaşanmışlıklardan kalan ellerimde biriken yazma hissine dair yazıyorum yine bitmeyecekmiş gibi yazıyorum, bitecekmiş gibi sonu yokmuş gibi ama çoktan sonlanmış gibi yazıyorum tüm yazdıklarım gibi ve tüm yazlarım gibi bitecek bu yaz da yeni bir yaza yeni bir yazıda yeniden alışmaya alışacağım ben yeniden yazmaya alışacağım sevmeye özlemeye şiirlere adayacağım ruhumu ölmeden, öldürmeden, gitmeden çünkü gitmem ben ’daha şiir ne var’ dedi ’bilmediklerim’ dedim ’daha da şiir’ dedi tüm bildiklerim tükendi... Büşra Topbaşlı |
bitecek bu yaz da
yeni bir yaza yeni bir yazıda
yeniden alışmaya alışacağım ben
yeniden yazmaya alışacağım
sevmeye
özlemeye
şiirlere adayacağım ruhumu
ölmeden, öldürmeden, gitmeden
çünkü gitmem ben
’daha şiir ne var’ dedi
’bilmediklerim’ dedim
’daha da şiir’ dedi
tüm bildiklerim tükendi...
Büşra Topbaşlı
OKunası şiirdi severek okudum
Usta kalemi engin yüreği ayakta alkışlıyorum, kalemin yüreğin susmasın
__________________________Selamlar