AŞK FİLMİBir eylül akşamında karşılaşmıştık seninle Yaprak dökümünü izlerken bir bankın üzerinde Hafiften rüzgâr esiyordu İlerliyordu saniyeler her zamanki gibi Ve güneş yavaştan veda ediyordu güne Sen dalgın dalgın geçerken önümden Benim varlığımı fark etmemiştin bile Nasıl olduysa bir anda baktı gözlerimiz birbirine Ve bir merhabayla başlamıştık bu aşk filmine… Başrollerde sen ve ben, konu ise dram İkimiz de biliyorduk ki bu aşk bize haram Bir zincir gibi örüyorduk günahlarımızı Sevdamızı emanet ederken kuşların kanatlarına Payımızı alıyorduk hayal dünyasından Sevgi şelalesi akıyorken, imkânsızların doruklarından Direnmek ve göğüs germekti bize kalan Oysa hayaller değil, acı gerçeklerdi yaşanan… Ve zulmün sancısını sarıp boynumuza Bildiğimiz yolumuzda devam ederken Ve alırken yıldızları koynumuza Biz birbirimizi daha da çok sevdik Ya da sevdiğimizi zannettik Günahlarımızla dans edip, ihanetimizle seviştik Geri dönüşü olmayan bir çıkmaz yola girdik Buz dağıydık bu yasaklı sevdanın Güneşi gördük, santim santim eridik… Adım adım yaklaşırken kaçınılmaz sona Yüzümüz kızardı, ihanetimizden utandık Ayrıldık, yine bir eylül akşamında Veda ederken gözlerimiz yaşlı Ellerimiz cebimizde boynumuz bükük kaldık Ne kaderdi yaşadıklarımız, ne de hayal Biz bu yasaklı sevdayı alnımıza kendimiz yazdık Ve ihanet cehenneminde yanacağımız kadar yandık… Belki güzel bir hayal, belki hüzünlü bir filmdi Günahıyla sevabıyla yaşandı ve bitti Yine de bu senaryo böyle olmasaydı iyiydi… |
Sevdamızı emanet ederken kuşların kanatlarına...
Sevdayı kuş gibi özgürlüğe uçan, kanat çırpan birine emanet etmek... Sevdayı sonsuzluğa iletmek, baki kılmak.. Çok güzel ağabeyim tebrikler...