suretine delindi gözbebeklerimUyanışım çılgınlığım öpüşüm dudaklarımla taşırdığım nergis kokusu sabah süzgünlüğünde sonsuz bir öpüşsün görünmez Sen yoksun: Kimse yok. Diyorsunki: Onca yoksunluğu gezinirken seninle kendimi düşsel kerelere ayırıyorum sessizliği konuşuyorum kesik kesik yoksun! Sevdiğim herhangi bir sabaha uyandığımda durup dururken ömrün zümrüt kuşları gözsüz dönüyor odayı içerimi kaplıyor sensizliğin açık ölüm susları son hız kalbim süzülüyor ruhumun uçurumundan --sevdiğim ben seni sabun kokan uykulardan uyanmış beklemedim mi? --sen beni özlemin kızıl taylarına eğilmiş beklemedin mi? Ey umarsız kalbi ürün veren doğal tadımlık yaralı dudağın nefes verdiğinden buyana buğulu öpüşmeler öpüş ecesi -kıstırıldım bittim sanki hiç olmayan gözlerimi çıkarttım koydum gözlerinin önüne muazzam oyuğunda kuzey yıldızı ışısa nafile bir çığlık ezgisine kanla fışkırsın hayat --mutlu yokluğuna kavuştursun beni |
Pek güzel son dileğiniz....