dudakta uyuşmuş cümlelerin titreyişi sen beni beğenmedin ben de seni... kapalı bir fark önümüzde hayli zaman ve aşırı yorgunluk...
radyoda melankolik bir şarkı kimliksiz adam boğuluyor karanlıkta adını bilmediği hislerle yerden yükselir kulağı sağır eden inilti toprağa değerken adımlar yürüdüğün yer senin gerisi kentin...
-hangi yokuş kızgın basarken üzerine bir adım
masum haline sarınıp geçme caddeden omuzunda onca günahla bağlama ağdalı yalnızlığı geceye yerleşiyor can çekişen sorgu dipdiri haykırışlarla kasılıyor beden dilinde cevabı hatırlanmayan sorular ölü canlara bakan ve solmayan bir sonbahar edepsiz kırılmalar ay ışığında işleniyor dile düşmeyen suçlar kemik dolgusunda sorgu dişe dokunur bulgular sirayet ediyor aşk kalabalığa yürü yol varken hala...
daralan zamandan söz etmenin sırası mı şimdi siyah lalenin aşk saatinde sevişme zamanını katletmişken bahçıvan debelenen sonrada yerde ölü çığlıklar atan o vücutlar... dağılmayan bir açlık tokluğun yutmaya çalıştığı en gereksiz ölçüyle sarsıldın beceriksiz bir başkaldırıydı unutma! sığındığın noktadan sonrası yok... bu oyunun ne başı ne de sonu yok tıpkı kaybeden ve kazananın olmadığı gibi...
nokta koyamadığın her yenilgide biliyorsun aradığın zeki adamdın vesselam ama hayatı anlamadın ne gelir elden... tezatların gölgesi dokunuyor saçlarına
yoksa şimdi vaz mı geçmeliyim kendimden? vazgeçemeyeceğim kadar ilerledim oysa...
yetişemediğim yerde hızla soğudum ilişki denen birlikteliklerden yavan kahkahalardı kovalanan iç sesime selam duran mevcudiyetimle günü harmanlıyorum dudağımda ıslık dilimde boyası dökülmüş sözcükler ceset solgunluğun da maskeleri geçirmiş yüzler bir telaş hep arayış yalın gerçekliğin içinde kayboluş
karartılara basamıyorum fobim var kısır döngüye hapsolan her şeyi yere çalıyorum pişman değilim! potansiyel durumun içinde rastgele şıklardan biriyse seçenek geceye kusuyorum zehrimi naylon düşlerin yalnızlığı yana çekil! yol benim...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
kemik dolgusunda sorgu şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
kemik dolgusunda sorgu şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Hep arayış....gölgeli aslı gibi olamayan .Buruk kahkahaların mezarlık ayini:( Gerekleri bir bir vuran şiiriniz Muhteşem Maide can şairem kutlamalarımla sevgilerimle.EMA
“ölü canlara bakan ve solmayan bir sonbahar edepsiz kırılmalar ay ışığında işleniyor dile düşmeyen suçlar…”
Barındırır gönlün de görünmeyen can ışığı kaçakçılarını “Ay büyürken uyuyamam demişti” Yazar ve şair Necati Cumalı ! Doğruymuş meğer anladığım o şeyin manası; O “Edepsiz kırılmaların” gece yankıları !...
O bir haykırış kadar puslu şiirsellik fısıltıları Nasıl da doğru yerden vurmuş, hem de tıpa tıp aynısı, Cinayet gecesinde ki tahrikçi feryatları ?...
“Daralan zaman…” O “Siyah lale…” Ve bir de “Bahçıvan…” Hiç biri olursa, biri olmazsa, “Daralan zamana” gün doğar Güzelliklerin hepsi severken solar !...
“Naylon düşlerin yanızlığı…” Bakın ? Bu barikatınız var ya; Bu “Yalnızlık” barikatınız hani, Bir gazel olarak gidip, bir şarkı olarak gelir bana… Daha ne aşklar unuttum ben dağarcığımda Naylonlaşmayın sakın bir daha !...
Ben, beni Ancak öldürecek sevgileri severim Kana bulanmasın yeter ki düşlerim ! “yana çekil! yol benim..”
Özel imgeler, Özel imgelerden Yeni doğan bir sürü imgecik tanecikler Daha neler neler… Hepsi de sizin içiniz var olan imzamsı özellikler. As özellikler !!!...
TEBRİKLER !!!...
Onatça tarafından 7/26/2014 10:10:41 PM zamanında düzenlenmiştir.
çok teşekkür ederim mutluluk duydum sözlerinizden kendi düşüncelerimi izliyorum bu çok eğlenceli velhasıl-ı kendim olmaya çalışıyorum yazarken başkalarına bakınca dağılıyorum arada feyiz almak olur tabii ama hepsi bu... sağ olun değerli yorumunuz için saygı ve esenlikle
şiir gibi şiirdi benim için...teşekkürler..