Neredesin
Sen ey efsunun, büyüsünü üstüme salan,
Gözlerinin karasını gözlerime akıtan, Sen en sevdam! Ellerinin sıcaklığı ellerimdeyken uzaklaşan, Sen ey tabibim! Sen ey habibim! Neredesin? Hani kadere çelme atmış, alın yazgımızı silmiş İsimlerimizi gökyüzüne kazımıştık. Aşkın huzurunda eş bilmiştik, Nikah kıymıştık Eros’un şahitliğinde. Hani şerbet içmiştik Yunus’un dergahında. Neredesin? Beraber çıkmıştık umut yolculuğuna, Ben de seninleydim o gemide, Bir fark vardı aramızda, Sen kamaradaydın, ben güvertede, Cudi dağına vurduk büyük bir gürültüyle. Ah tabibim! Ah habibim! Her canlı buldu eşini yılan, karınca bile, Dağılarak yeni dünyanın dört köşesine, Sekiz iklim beş mevsim yaşadılar devran süre süre, Bir ben bulamadım seni bıraktığım yerde. Unutup yüreğimi, beynimi sende, Nefessiz ve şuursuz dolaştım o dünyanın kapı eşiğinde. O yer küreyi parçalayan depremler bendendi, Bulutları suçlama, yağmurlar da benim içindi. Melekler dünyayı baştan aşağı gözyaşı şişelerini kırıp yıkadılar, Yine hasretler ve hasetler bitmedi, Ne rüzgarla sürüklendin, Ne de sele kapılıp geldin. Sen ey sebebi gamım! Sen en bedeli canım! Neredesin? Nimet Öner |