Düşlerinden ne haber
Ey hüzünler yağdıran, karanlıklar gecesi
Koynunda sakladığın, düşlerinden ne haber Gönle düşüp aşk olan, şiirlerin hecesi Kirpiklerden süzülen, yaşlarından ne haber. Olmadı mı? Sabahlar, kara bahtın ilacı Belki panzehir oldu, gönle damlayan acı Başında dönüp duran, yıldızlar başın tacı Umuda uçurduğun, kuşlarından ne haber. Hiç gördün mü? Bağrında, yeşeren gonca gülü Ne zaman yırtacaksın, kapkaranlık o tülü Bir ömür köle ettin, güle meftun bülbülü Kederden kan ağlayan, döşlerinden ne haber. Karanlık kuytularda, duyulmaz gönül sesi Dönüp bakmaz hiç kimse, acep bu neyin nesi Belki insanlık öldü, kıyamet arifesi Kederden çatık duran, kaşlarından ne haber. Şafağa ermek için, var mı? daha günümüz Neden bugünden iyi, geçip giden dünümüz Yürürken aydınlığa, hep kesildi önümüz Yollarıma döktüğün, taşlarından ne haber. |
muazzam bir şiir okuttun bize
susmasın kalemin