...ALLÂH DER - 1 -
Hacıoğlu’na gelen,
Şarab ile gusleder. Bî huruf zikir eden, Allâh Allâh Allâh der. Pîr’iyle yola çıkan, Hacc yoluna koyulan, Zikirle oyalanan, Allâh Allâh Allâh der. Dest vü Pâ’ını kesen, Hayır şer işlemeyen, Fiil’in Hakk’a veren, Allâh Allâh Allâh der. Hakk önünde eğilen, Sıfât’ından kesilen, Baktığınca Hakk gören, Allâh Allâh Allâh der. Cümle varını veren, Vücûdu teslim eden, Hakk’ın zât’ına eren, Allâh Allâh Allâh der. Cem kapısına varan, Ali ile buluşan, Ene-l Hakk’a ulaşan, Allâh Allâh Allâh der. Şol nevâfil şehrinde, Kavuşan Muhammed’e, Aşk şarabı içer de, Allâh Allâh Allâh der. Kâ’be Kavseyn’e eren, Kesrette Vahdet gören, "Yahya"yla Güller deren, Allâh Allâh Allâh der. Yahya Salih Altındağ (Fakirullahmelâmi.) Aşk: Çok ziyade sevgi, candan sevme. Şarab: İçilecek şey, içki, mey. Gusül: Boy Abdesti. Bî huruf: Harsiz, kelamsız. Zikir: Anmak, hatırlamak, anılmak. Pîr: Her hangi bir meslek ve san’atın başlatıcısı, yaşlı ihtiyar,bir tarikat kurucusu. Hac: Hacet, İhtiyaçlar. Dest vü Pâ: El ve Ayak. Hayr: Meşru iş. Faydalı, nurlu ve sevablı amel. Şer: Kötü iş, kötülük. Fenâlık. Fiil: Amel. İş. Sıfât: Nitelik,zâtın özellikleri. Zât: Kendi,öz,asıl. Ene-l Hakk: (Ben Hakk’ım) Hallac-ı Mansurun sözü. Şol: Şu. Nevafil: Nafile İbadetler. Kâ’be Kavseyn: İki yay uzaklığı mesafesi. Kesret: Çokluk. Vahdet: Birlik. Teklik. Dermek: Toplamak,bir araya getirmek. |