YAHYA'YI İNSAN ETTİN
Gönlümün gönüldaşısın,
Gözümden akan yaşımsın, Sen benim can yoldaşımsın, Hacıoğlu Selahaddin, Sen Yahya’yı insan ettin. Her zerreme akar özün, Hakk’tan Hakk’a bakar gözün, Ne söylesen Hakk’tır sözün, Hacıoğlu Selahaddin, Sen Yahya’yı insan ettin. Mevlâm seni Nûr yaratmış, Şeksiz,gümansız yaratmış, Başım üzre tac yaratmış, Hacıoğlu Selahaddin, Sen Yahya’yı insan ettin. İsteyene dil belleten, Bî huruf zikir öğreten, Şaşırmışa yol gösteren, Hacıoğlu Selahaddin, Sen Yahya’yı insan ettin. Bana özümü bildiren, Yokuşlarımı düz eden, Beni pişirip aş eden, Hacıoğlu Selahaddin, Sen Yahya’yı insan ettin. Muhammed Nûr’dan bu güne, Rehber oldun her yönüme, Işık tuttun sen önüme, Hacıoğlu Selahaddin, Sen Yahya’yı insan ettin. Aşktır hırkan,aşktır âsâ’n, Bin derdime oldun derman, Sensin"Yahya"da yaşayan, Hacıoğlu Selahaddin, Sen Yahya’yı insan ettin. Yahya Salih Altındağ (Fakirullahmelami.) İstanbul. 18/11/2011/Cuma. Gönüldaş: Duyguları aynı olanlardan her biri,candan dost. Zerre: Çok küçük parçacık. Nûr: Aydınlık,ışık,parıltı,ziya. Şeksiz - Gümansız: Şüphesiz,kuşkusuz. Bî Huruf: Harfsiz,kelamsız. Zikir: Allâh’ı anmak üzere söylenen söz. Âsâ: İhtiyarların baston yerine kullandıkları uzun sopa. Derman: Güç,takat,mecal,ilaç,çıkar yol,çare. |