VEDA TÜRKÜSÜ
Vakit,
Dönüp ardına bakma vaktidir Kapıya kadar geldi, eli oraklı misafir Beklemez fazla bilirim Girdi girecek içeri Yaşanmışlıklarım ve yaşayamadıklarım Gözümün önünden geçiyor bir bir Ve o sulu gözümde yaş Sadece bir damla Şimdilerde beden tam bir kelepir, Bir yumak et parçası. Ruh pişman, Ruh paramparça… Rezil Umutlar hep hayallerde kalmış Gülmemiş bir baht Yaşanmamış bir hayat geride kalan Ne aşka yelken açmış bir gönül Ne de aklı başında sefahat Yokluk yoksulluk içinde Açlıkla boğuşarak Huzurdan uzak Yine de bazen mutlu gibi görünür Oysa öylesine yaşanmış Pisipisine geçmiş bir ömür… Şimdi dudaklarım bir veda türküsü mırıldanır Sessiz, nefessiz ve karadüzen Akordu bozulmuş sazım gibi Kulaklarım tırmalanır Sağır edici bir uğultu Ne sağım belli ne solum Artık ayağa bile kalkamıyorum Yoruldum, yorgunum Lal olmuş dilim sanki Asi gözlerimde amansız bir uyku Korkuyorum… Tüm cesaretimi topladım yüreğimde Gelen misafirimle gidiyorum. Ve geride kalanlara, Martılara, dağlara, ovalara Yaşanmamış yıllara Ve çayıma, sigarama Şişede boynu bükük kalmış Bir duble rakıma Ve dünya sana… “Hoşçakal” diyorum. Yaşadıklarım için değil, Yaşayamadıklarım için özür diliyorum… |
Tüm cesaretimi topladım yüreğimde
Gelen misafirimle gidiyorum.
Ve geride kalanlara,
Martılara, dağlara, ovalara
Yaşanmamış yıllara
Ve çayıma, sigarama
Şişede boynu bükük kalmış
Bir duble rakıma
Ve dünya sana… “Hoşçakal” diyorum.
Yaşadıklarım için değil,
Yaşayamadıklarım için özür diliyorum
Bu kadar güzel bir anlatım bence gerçekler kaleme alınan çok güzel anlatım