11
Yorum
44
Beğeni
5,0
Puan
2662
Okunma
ah yar! aşk ırmağın taşan ağzıymış
birikmiş uykusu gecenin
yaşlı bir serçenin duvarda asılı kırık kanadı
kör gözden akan yaş
kopuk bir parmağın kınalı tırnağı
ıslanmış bir mendilin kuru kalmış tek noktası
ya da hiç biri
yalnızca bir isim
oyup içinden çıkardığım
yorduğum
yorulduğum..
tutundum yağmura
o tozlu yollara
karıştırsın beni küllerine o kentin
soğuk taş basamaklar üzerinde uyansın ayak sesim.
kimi kalır ki, dalgası giderse denizlerin
ağaçların yeşili giderse, kör olmaz mı kuşlar
yokluğun gölgesi düşse üzerime
nasıl yenilmez külden sarayım o hırçın rüzgara
ki,sebepler çırılçıplak
yokluk kapımın ardında buzdan bir devir
şehrim medusa’nın bakışlarıyla taş
kıpırdanmaz olur yaprağı içimin
bir yanımda yarım bir ölü
eksildiğimde hep kendime söven eksikliğim
rastgele küçülür bedenim
tenim kararır
her yanımda konuşan insan izleri.
oysa ben seni,
sayfaların saklandığı yerden çaldım
turuncunun sıcağından ve morun kokusundan
kulak verdim ıslığına sessizliğin
iki kimsesiz öykü sarkarken içimin penceresinden
ah yar!
seni ölümsüz kadınların bakışlarından çaldım.
5.0
100% (42)