Bu Sabah Erkenden Öldüm
Çok sevdiğim için yağmur bu kadar hüzünlü, güneş sönük,
Perdesi yok yalnızlığımın… 05:13 Sevdana denk düşen cehennem romanının son sayfası yazılmakta Adını sen koyacaksın biliyorum, bir gece kulağıma fısıldadığın o adı… Bu sabah erkenden öldüm Camların arkasında ki gözün Toprağa veriyordu cesedimi Sen orada değildin, korkma! Katil, yanıbaşında duran siyah ojeli fahişe Aşk’a dair kanlı düşüncelerini Yüzüstü yatırıp, nefesini kestiğinde Bir dakika durup soluklandır yüreğini, Beni değil “biz” i düşüneceksin o vakit Nasıl sıyrıldığımızı gecelerden Ne uzun mesafeler katettiğimizi Ya da…ya da hiç düşünme boşver(!) Nasılsa bu sabah erkenden öldüm İçimden çıkarıp seni Gözyaşlarımın ulaşamayacağı bir yere koydum Sen yoktun… Cümlelerimi törpüleyip kısaltırken “değmesin sana diye” Tırnak aralıklarımdan kan süzüyordum Uzun hikayeler doğurdum gidişine dair Ezan vakitlerin denk düşen ahlarımı Kahraman ilan etmeden önce Hatırlayıverdim… Ben senin tek sevdiğindim Öldürdüğün tek kadın Söz verdiğim ilk adam Bu sabah erkenden öldüm Çıkarıp sol yanımı, pencere önüne koydum Önce adını sevdim Sonra Seni Sonra gidişini… O kadar çok sevdim ki Şimdi hiç bir şeyi sevemiyorum .. |
ve okadar da merak etme
sadece karanlık
ben gittim geldim birkaçkere.
harika bir izah tarzı,tebrik ederim şiir kızı