Okuduğunuz şiir 27.1.2014 tarihinde günün şiiri olarak seçilmiştir.
şimo
şina
bazen bir tenhanın kollarından tutup başka bir tenhaya atasın gelir.. eksikliği dokundukça duruklaşır tek başına kalınmışlığında topuğunda saklı hikayesi yol yol silinirken içimden anlatmaya başlar eksik kaldığı anı zaman
şina sesine her yaklaştığımda cızırtılı bir inkarla kıyafetlerimi ödünç alıyor bu şehir hangi yasağın hükmü ile tedirgin suallere gülümsüyorsun sesinin avazında delirircesine yüreğime saplanan kendi kavminin çığlığı değilmi
söylesene şina susuşlarımın tabibi olduysa sesin merhemin şifasıysa aynı ezgiyle doğrulmak değilmi yaşam hangi öyküyü sırtlanır cümlen hangi tanrının rüzgarda nefesi asılı kalır bilge bir ağırlamadır bu harf dizmek ardına bir efilin nakşını seriyorsun kirpiğinin altına bu nasıl bir makamdır şina türkünün dudağını parçalarcasına
bu nasipsiz yara ham ve çare değilse kendi kurduma o vakit sen de nasıl meyve vereyim gün doğumlu çocukluğuma avazın çınladıkça kulaklarımda bir bir eksiliyor var oluşlarım farkında mısın yokluğunda kaç yara kabuğu sarısına benzer akşamüstü bitti bu şehirde
o karanlık sokak ürperdikçe içime yerleşen bir meydan yoluna sapmış bir mezar kokusu almış titreyen küçüklüğümün yarasıydı..
şina bir ihtimalin sırtındaki yüktü gözlerin ve bu şiir sadece bir yokluğun izahıydı bir kaç cümlenin kahkahasına aldanmaksa sefil bir mizah
birikmiş bir zaman ölçeği o tel toka bin telin sırrını saklıyor kitabında Süleyman’ın ve o sırların sırtında kurdu ölmüş bir cümle söylesene şina kim toparlayabilir barındığı yerin beklentisini
külün kadife soğukluğunda uyanmış nasır kabuğum incitme harflerimi vardığım her kapıya yükümle geldim hükmün ile değil bu süleymani söylem her susuşunda kendimden göçe çıkarıyor beni
bir başka ben varmışcasına bir başka yer senmişcesine
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
şina şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
şina şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bu sayfada şiiri okuyacak, dinleyecek ve alem alem gezecek, her alemden nefeslenecerek bambaşka duygular soluyacaksın ve şiirin tadına varacaksın... Teşekkürler kardeşim... Selam ve saygılar...
Sonlara doğru, son Şina' dan itibaren büyüyen bir şiir. İvmesi artan, güzelleşen.
Düştüğün nota gelince, defter gerçekten büyümek isteyeni büyütür, şiir adına gerçek anlamda büyümek isteyene her zaman iyi gelir. Maksadı farklı olanlara ise zaman içinde gereken dersi de verir. Bu yüzden sen, olduğun yerde çok değerlisin, defterle de olsa seni tanımak ne güzel şey.
Söz bitmiş şiire kesti yüreğim Sinan kardeşim.Her şeyiyle yani tepeden tırnağa şiirdi işte.Yaşamı derin noktalarda yakayabilmenin adı olmuş dizeler...KUTLUYORUM CANI GÖNÜLDEN
Hem şiir hem yorum muhteşemdi.Yıllardır eserlerinden alışık olduğumuz saygıdeğer şairimizin sanatına duyduğu saygı ve verdiği emeğin ; duygu yüklü, çarpıcı ve okurunu bir çırpıda kendi içinde yok eden tılsımlı eli olmuş şiir.
şina sesine her yaklaştığımda cızırtılı bir inkarla kıyafetlerimi ödünç alıyor bu şehir hangi yasağın hükmü ile tedirgin suallere gülümsüyorsun sesinin avazında delirircesine yüreğime saplanan kendi kavminin çığlığı değilmi ...
AŞK; iki kişilik huzurun adıymış.sen gidince anladım..
gelişini beklemeyi de seviyorum..seni özlemek de güzel aşk adına acıyı hissetmek de.. ve bil ki seni tekrar yaşama ihtimali yaşatıyor beni...
külün kadife soğukluğunda uyanmış nasır kabuğum incitme harflerimi vardığım her kapıya yükümle geldim hükmün ile değil bu süleymani söylem her susuşunda kendimden göçe çıkarıyor beni
bir başka ben varmışcasına bir başka yer senmişcesine