özgürlüğün şarkısıI----- zamana meydan okuyan mülteci ve asi isteklerimiz pankart misali her meydanda sallanırken biz özgürlüğü Ferhad’ın teri ile ıslattığı dağlara yazdık oradan bütün ülkeye şiir gibi ezberlettik.. şimdi bu şiiri dinliyoruz bütün legal radyolardan dinlendikçe bir çığ gibi büyüyordu. dinledikçe ülkem masmavi bir deniz gibi oluveriyor ne sınır tanıyor ne de dinamit koymaya çalışan frengi hastalıklı düşüncelere fırsat veriyordu. Dicle gibi akıp götürüyordu özgürlüğün önündeki bütün barikatları silip bitiriyordu munzurun coşan sularında.. II----- Her şiir mısralarında taşıyordu özgürlüğü dize dize yayılırken bu şarkı ne sınır tanıyordu ne de zamana teslim oluyordu bütün anlara sesleniyordu kısılmayan sesiyle ve gevşemeyen yüreği ile. alnı dik,yüreği sağlam yürüyordu ve bir o kadar da cesur ve korku salıyordu penceresini kapatan penceresizlere... fırtına misali vuruyordu bütün dalgalarını her çığlığında kırıyordu bütün fakları ve tuzakları kırıyordu bütün ebabil karanlık kuşları o direnişin sembolüydü ölmeden bitirmeyecekti bu sevdayı ölmeden bitirmeyecekti bu şarkıyı dizelerinde ta ki aydınlık yarınlar gelene kadar sürecekti.. sürecekti bu asi duruşu... Diyarbakır/ocak 2014 |