Hayatın ipindebir cambaz gibi yürürken ipin üstünde gülümsemeni yaymalısın çiçeklerin açışına alkışlar yenilmezliğine aşkın bakışlarında yürürken hayat yere düşmemeli gözlerin demir tavında dövülmeli derken geç kaldık yaşamaya bizi döndürdüler yolumuzdan böyle olsun istemezdik saçımızda aklarla kül bir sevdaya uzaktan bakalım aşk kayıtlı kâğıtlarda sandıkta dürülü kaldı gülemedik sevdiğim ömür mü sereserpe uzanıp her şeyden bir dem alalım derken küllükte geçen acılar adlarımızı ezberlerken daha yollarımız tutuldu görülmez polislerce elimizde döküldü gül kaldık yayan yapıldak yapıştırırken ölü kuşların kanatlarını kördüğüm oldu uçurtmalar biz kaldık ipin ucunda ne dolu dolu kadehlerimiz ne de boş boş şaşkın bakarız bir zaman dolu boşalır, boş dolar azalır ipin üstünde bir demet çiçekle bekleyenler! 2. 5. 2013 / Nazik Gülünay |