Bir kadın, bir de adam vardı. Yüzünde uçuyordu kuşlar,
Gökyüzü, uçsuz ve bucaksızdı.
Burnundan başladı adam
Dokundu gökyüzünün boşluklarında
kadının.
Yahut, değdirdi gökyüzünün sonsuzluğunda ellerini,
Seviştiler.
Yahut, derin
uykular yarattılar.
Karanlık.
Kuru, pembe dudaklarında gök kuşağı vardı
kadının
Renk renk öpmek dudaklarını senin, dedi adam.
Sıcak,
beyaz yahut
mavi bir düşün ortasında
Zevkten dört köşe ve dört bir nala sürgünüm, dedi adam.
Ninni gibi sesi vardı
kadının,
Çok soğuktu, ürkütücü soğuk.
Adam,
Korkuyordu soğuğundan arzulu
kadının.
Kadın sevmiyordu hiçbir adamı ve bu adamı da.
Adam öldü bir gün.
Kadın şiir oldu ertesi gün.