On Kadın
on kadın çeşmenin başında
arka adımları süren bir sessizlik içinde geçiyoruz dirsekleri beyaz güneş kesiği elleri ıslak testiler ve su patilerimi parlatıyorum köpek ağzımla tam konuşacakken görüntüleri ile dönüşen çizgilerin şekillenme çabası kaosun içinde bir detay arama savaşına dönüşüyor bize ait bir şey yok çekiliyoruz benim yerime ölüleriniz konuşsun alışamıyorsun ya yağmura atılınca orada uzun zaman kulaklarında vızıldayan tıkırtı gözlerine kavuşup kirpiklerini süzüyor ince bir melodram kokusu ve beton hattında üşüyordunuz adımlarını sürdürdüler ve acımasız değildiler duygularını fırlatanların içlerinden geçeni aklına sokmaya zorlandı çabuk ve güzel hisler içinde bahar hatıraları dolu an çıkmazları ve öpülüyormuş gibi sancı sızdırdığını kelimelere kavuşturan esneme rüyanızın son durağına çakıldı nedense düşündü bir evin çatısını dumansız bacasını on kadın çeşmenin başında dirsekleri beyaz güneşe bakıyordu. |