TAZE SUDA AŞK.........yalnız............. sorma kimim neyim hangi mevsimin içindeki şehirdenim bir bulut sırtında korkular barındırırken bir anda kendimi savurduğum geceden geliyorum aklı hakikat sıfırlaması bir tarikata mensup olmadığı kadar yalnız biriyim işte sen sadece sorma ağzımdan düşen kelimeleri tek tek biriktir yeter bir hikayenin içinde hem beni hem seni hem ışıkları bulacaksın sen sadece sus ve cümlelerden kur cevapları.................. seni ben gülün rengi kadar yada denizlerin suyu gibi değil ben seni bir köy meydanında herkese yol veren sokak lambasında seveceğim kimselerin uğramadığı uzak dağ patikalarında hiç bir şehri özlemeden etrafıma düşen böğürtlenlerin kokusunda arayacağım seni kuşkulu hayatların çok ama çok eskisi bir tarihte bulmak istiyorum gözlerini içimden geçen hiçbir rakamla sevişen zaman artığı yok inan ben seni vaktin daha hesaplanmadığı çağlarda bulacağım sen sadece sorma sormak uyandırır aşkların acılı yanını sen dudaklarımdan dal dal kopararak harfleri toprağın göğsüne ser bir ikindi vakti onlar canlanacak ve sen susarak anlayacaksın beni................ aslında sende kurduğum hayaller öyle sabah senle uyanmak senle koşmak senle sarılıp yıldızlara dalmak kadar basit değil ben seninle bir kayanın üzerinden bakarak mor dağlara yüzümüze vuran kış rüzgarlarında sımsıkı ruhunu hissetmek isterim aşağıdan geçen suyu gri ırmağın aynasında bakarak suretine hiç durmadan ağaç köklerine şiirler kazımak isterim ben seninle sonradan lal olacak seni seviyorum adlı korkuda değil sadece üç beş kişinin uğradığı bir sevdanın kırsalında yaşamak isterim seni sevmek en güzel meslek bırak her zaman sonunda başlayan sıfır başkalarının olsun ben sana bir köprüden baktığında sonsuzlaşan suların akıntısını vereceğim şimdiki yelkovanın akrebinden uzak dur ben sana yıldızların denizlere mavi olduğu zamanla geleceğim............ sadece bir kavramın yitirilmesinde suya düşebilir hayal dediğin oradan akıntılara sarılıp hiç tanımadığı düşlere buyur edilebilir hayal dediğin çok çabuk yitirilir şimdi onları bir akşam güneşinin arkasında sakla ve her o vaktin başlangıcında yağmurla dokun onlara sonrası onları gerçekle tanıştırmaktır sevgili yüreğinin sofrasında en saf doyurmalar beklesin beni bir rüyanın ulu orta acıklı ağlamasında çığlık çığlığa aç bir sevdayla geleceğim sabrına yolları iliştir ve bekle beni............... ne kadar yitik olsak o kadar çoğalırız bu mümkündür........ |