Yürek burkulmalarıyla başlasa da sana dair tutkum buruk bir tad’ı anımsadım bugün bir göz yaşı yaktım uğruna maviden geçtim ve yine sana bir şiir yazdım.. Haydi yak şiirleri yak! Ben tekrar yazayım...
Cehennemin ortasından çıkartılmış; Adam! Dökülen sıvalardı duvarlardan hayallerimiz gibi düştü bir bir üşüdük! kar mıydı? yağmur muydu? bilemedik ney/di üşütük olan. Üşüdükçe içimize çöktü sis, sis miydi yüreği ürkek kılan...
Bir bir dökülen yapraklardan kalan bir güneş gibiydi yüzün ve hüzün dü yüzün. Rüzgar alıp götürdü mü esen yellere karıştın mı..?
Rüzgarın olmaya geldim Aldım hüznünü, sürdüm tenime, yüzüme, gözlerime... Bana sen, daha çok yakıştın! Yaklaş yanıma bakayım az daha...
Yer yüzünden bakıyorum hayata, sana... Başım göklere inat eder gibi havada eğ başını, korkma! Kime ne verdin gönül mü? ömür mü? can mı? mal mı? Nereye gidebilirsinki benden başka! Yüreğimden başka liman mı yakışır sana, Demir attım tenine bir de gözlerine...
Kırgındın mevsimlerin koynunda el açıp acıya, aşk’a ağlama! gökyüzünü doldurup soluğuna zincirle isyanı! idam et geçmişi yat yanıma... İdam edilecek çığlıklarımız var! Boya beni maviye tekrar renk kat.
Göçmen kuşların kanadında getirdim yüreğimi sana yakala bırakma asla..!
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yürek burkulmaları şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Yürek burkulmaları şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.