AŞK İLE...Yeni bir gün daha değiyor gözlerimin asma köprülerine bir damla çiğ düşüyor uhrevî musıkîmin Itrî tellerine bir serçe ağlıyor penceremin pervazında Ey göğsümün kıblesine inen vahiy sancısı! Bu gün de nefessiz koma âyetlerimi Yeminler adadım yollarına yâr! Fikrimin hilkâtlerine adını bellettim Katre katre sessiz şiirler akıttım Kırmızı defterime mavi divitimden yine demdi can pınarlarımdan fışkıran lav-ı sevî Sol kolumu kesen alazlı susku ey! Dinle leyâlin şiraz ninnisini Dinle ki Dokun sabahın çığlıklarına Dokun ki Hisset ’DUHÂ’ nın ayak seslerini Hisset ki Öğren nehâra kucak açmayı Ve bil ki Beyhûde titremez bir günah bedeninde Sen ki İçimdeki ’NÛN’u döven ’KÂF’! Doğmadan evveldi d/ilsiz makberlerimin sana dönüşü Kaç harfi adına böldüm bilsen! Kaç alfabe eskittim senin kıblende Ah Açlığa muktedir susuzluğum! Bir annenin ikrâmından uzak yetimliğim! Ah Yârdeki ’BEN’ umursuzluğu! Ben oysa Tüm yağmurlarına inanmıştım göğünün Hadi ç/al dudağına Kızılırmak türkülerini şimdi Nefes olayım makamdan öte ezberine Bilirim lisânın başka bir hâl Sen de yetimliğim Sen de t/utkum Sen de susuzluğum kaldı Hadi ser efkârıma bir ’ LÂ’ dökümü Vuslata dair mâhur bir beste Allah için B/ak bana ’ AŞK ’ ile..... |
Kimi nerede olduğumuzu algılamak istedikçe insan olmanın, buğdayın saçlarına dokunup yaşama ekilmenin sağrısını avuçlarız devinişlerle.
Bir bebek ağlayışı duyulur ömrümüzün faylarından düze çıkarak, dışarıda gece olur hayat ve içimizde yeniden başlar yaşamak...
Alıp götürdü bir şiir beni işte tam oraya. Yani AŞK'ın dallanıp budaklandığı yaşam fısıltılarına...
Kutlarım.