yorulmadan konuşuyorduk
patili yan kesicilere rastladığını söyledi
curcuna içinde korkularını kaçırdığını
renginin pazar sabahı kıvamında olmasına rağmen
daha çok kan arzuladıklarından bahsetti

bedenlerimiz koşullanmışken
hızlı bir koridor
ve üstümüzdeki yaşanmışlıklara
kapı önünde uykusuna kapılmış eski teyzeler
hiç bakmadan ve kıpırdamadan
geçmemizi beklediler

kim kimi öldürmüş ün bilgisi henüz ulaşmadı
hatırladığı anı bulmak için tasarlanmış
en yakın olay mahali bir kaç metre ileride
kendine yaşıyormuş süsü veren kadının hayali
halı silkelemiş
içeri girmiş
su içmiş
bardakta kan ve dudak izleri

bahsi balkondan düşerek tamamlamış
acısına ortak kılmak için aşkını
merdivenlere basmadan
dönmüş olabilir odasına

betonun kesiştiği yerde binlerce gölge
ayırt edici ışıkların hepsine bakıldı
şu dal ve hizasında boyun kırıkları
ileri boy saklanmalar
ve yok oluş acısı içeriyordu

çatısını yeni aynalarla donatmış
kendine ses veren dalgalı gülüşmeler
çerçeveleri kırmızıya boyamıştı
konuştukça uzuyordu yol
devam et
hadi devam et
ay ağzında sabah horluyor

kalabalıklar
önümüzdeki yüzlerin arkasına kanınca
tanıdık hiç kimse yok
yoksan acısı da olmazmış
sen öyle sanıyorsun
uzayan kirpiklerin yaraladığı
rüzgarın sesi ile siliyor kaidesini katiller

ayak uçlarında öpülmemiş morluklar
ve akasya ağacında haddini aşan niyet
muntazam kesiklerle tasarlıyor kendini
üçüncü el
gayrı resmi cinayet.