Azıcık Uzanmışım
aralıklı bir kapı
ben bana bakıyorum uykulu halim bükülü dizim azıcık uzanmışım ben bana bakıyorum hangi odada yada vazoda eylülün incisiyim güneşin ilk sevinci ile tabloda ağzımda ıslık ben bana bakıyorum satıcıların buruşuk yüzü yaralı sesi merdivenleri serin tutan esinti kapıya kadar geldi hava güzel ben bana bakıyorum ağacın kabarmış kökleri evin arkası çatılara değen dallar büyümüş de adam olmuş meyvesini yediğim artık el vermiyor bana kısalıyor otlar ben bana bakıyorum kahve rengi nakışlar vitrinin kucağında yarım bardak suyun aklı mutfakta tıkırtıların sevgisi habersiz ve geleceksiz huzuru dinliyor binlece yıldır annem kek yapmış ben bana bakıyorum kaygısızlık tabanında bir şey olmayacak bize bir sandık dolusu elma armut mandalina köyden yeni gelmiş eski kokuyor koşarak bir yerlerden bir yerlere üşümüş ayaklarım ben bana bakıyorum çevir sayfayı başka günlerimizde oldu rüzgarın kızgınlığı değil örtülen kapı şefkatin cereyanını susturdu annem dipsiz rengarenk rüyam ben bana bakıyorum. |