Mecbur Dizeler
…çünkü ben
senden vazgeçemediğim için geçtim kendimden yine de şair gözlüm gidebilecek kadar özgürken kalabilecek kadar tutuklu dizelerim yanan yağmurlar gördüm sen gidince hiçlik çöken kentime fırtınaya dönen esintilerde anılar çatılarında intihar eden kız çocukları elleri yüzleri sen içinde parçası olmak istemiştim hayatının Parçalanırken zamanın bir adım gerisinde adını senin koyduğun çocuklaraydı özlemim melekler sofrasında şükretmekti yaradana dudaklarında yaşlanmaktı bir ömür kokunda yıkanmak ve takvimler yorulana kadar aşık olmaktı bazen ağlamaktı sana sıkıca sarılıp hıçkıra hıçkıra ya da bazen gözlerinin bir kenarına ilişmekti yaramaz çocuklar gibi “yolumuz ayrı düşlere sen cennet ben cehennem iklimine” olmadı değil mi beceremedik sende dağ yamaçları kibir bende aşılmaz bir inattı gurur imkansızı gerçek yaparken aptallığımız “soğuk ülkeler diyarında ölmek isterdim yüreğim buz dilim lâl kesene kadar” kana bulandı sözlerim bir ince fikr-i cinayet işledim dün gece terkettim seni kurşunu mavzer namlusu soğuk değildi belki de sükut kan revan içinde gök yırtılıp yer titrercesine duyulmadı çığlıkların bir ben duydum bir sen ağladın bir de bir de sol yanımda küçük bir kız çocuğu duyuyordu adı hala sen iken önce gözlerin düşüyor yerlere uzun uzun bakmaya kıyımsız eşref saatim cehennemde üşüyorum ya rabbi yanarken aklım alev alev sonra göz yaşların akıyor ellerime her biri bir mızrak her biri senden intizar sanki devrilirken boşluğa yine de susuyorsun beni ahınla başbaşa bırakıyorsun öyle mi varsın bu masal da böyle olsun böyle olsun alın yazımız sus artık kelimeler diyarına göç etti aşk terkettim seni de ait olduğun yere bir meleğin kanatları altına |