BEN/LE HESAPLAŞMA
Aldım BEN/i karşıma,
Süzdüm onu baştan aşağıya... En ufak kırıntıyı, En kuytudaki duyguları, Düşünceleri, Yaşantıyı, Planlanmış ayrıntıyı... Ne BEN beni beğendi, Ne yüreğim BEN/e yüz verdi. İki yabancı, İki farklı açı, İki ayrı dünya, İki tezat hülya. Ve iki yazıt, İkisi de birbirine zıt. Görüntü olduğunda ses yoktu, Ses olduğunda görüntü yoksundu. Çelişkiler yumağı sardı benle BEN/i. Soğuk bir esinti sardı her yeri. Dedim; "sen az geride kal". Dedi; "sen ayağını denk al". Hışmım dağları deldi, Benle yansımam hiddetlendi. Ortalığı birbirine kattım, BEN/in tüm gemilerini yaktım. Ben yaktıkça BEN dirildi, Ayna olup sivrildi. Dedi; "BEN/i sen şekillendirdin ! BEN/liğimi doğrularınla çevreledin, Ne yaşantını tartıp biçtin, Ne sık dokuyup ince eledin. BEN dedin, Hayatım dedin, Doğrularım dedin, Ve beni yönlendirdin. Olduk olmadık her şeyle, İnşâ çabasına girdin. Bak şimdi yansımana ! Dünyana, Tutkularına, AN/ı kavrayışına... BEN senin eserinim, Aynadaki resminim !" BEN/in sözleri kanımı dondurdu. Yüreğimi sarıp, ferimi soldurdu. Hiddetimin yerini şaşkınlık aldı, Benliğimin her karesini hüsran sardı. Bana mıydı bu müfteri kelâm ? Ne vakit dolandı ayağıma zalâm ? Nasılda farketmedim eserimin küçüldüğünü, Eserimi küçülttükçe egomun büyüdüğünü. Bir BEN vardı, benden içeri... Uzağımda değil, herdaim beri... Hiddetim toz oldu, toprağa karıştı, Çöküşümle hüsranım, birbiriyle yarıştı. Boynum öyle büküldü ki, Ağacın dalları kıskandı Utancım ayyuka çıktı, Ar damarım yıprandı. Feryadım sessizdi. Hüzünlüydü/elîmdi. Bir mevtâ misali ölü, Kâinat misali diriydi. Âdem kadar eski, AN kadar yeniydi. Masaya tek tek dizdim. Doğrularımı/hayatımı, Yanlışlarımı/tutkularımı, İdeallerimi/tabularımı... Ben diktikçe yenisi geldi, Eskisinin üstüne postunu serdi. Masaya koyduklarım, göğün tepesine ulaştı. Bitmek bilmedi bir türlü, masanın dışına taştı. O zaman bildim ki, vakit yenilenme vakti ! Her şeyi ardına bırakıp, yenilemeli ahti ! Bıraktığım hiçbir şeyin tasasına düşmedim. Pişmanlığım o kadar büyüktü ki, Vazgeçtiklerimden yerinmedim. Tövbelerimi dizdim ipe tek tek, İmame oldu tövbelerime yürek. Kalktım masadan, selâmladım BEN/i. Her şeye rağmen, benle olan BEN/liği. Ardıma bile bakmadan, yeni bir yola çıktım, Ben bu yolun uğrunda, 35 yıllık BEN/i yıktım... TÜLAY YILDIRIM EDE |
Doğrularımı/hayatımı,
Yanlışlarımı/tutkularımı,
İdeallerimi/tabularımı...
Ben diktikçe yenisi geldi,
Eskisinin üstüne postunu serdi.
Masaya koyduklarım, göğün tepesine ulaştı.
Bitmek bilmedi bir türlü, masanın dışına taştı.
tülay hanım bu çok güzel dizelerinizi kutlarım
kaeleminiz ve yüreğiniz daim olsun saygılar...