6
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1867
Okunma

sandalyesini kucaklayan içeri kaçtı
sigarayı işaret ettim.. bir amca pencereyi açtı
bir amca ısrar etti “- benim uçu(n)” şapkası kalaklı
“-Allah ırızası uçu “hancı” demişkene
Bekir Sıtkı’nın Hancısını da söylesene
kendiliğinden bir alkış tufanı
kürsü belledi Gavur Müezzin ocaklığı”
“Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı!
Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş...
Aman karanlığı görmesin gözüm!
Beyaz perdeleri, ger yavaş yavaş.
..
Beyaz perdeleri, ger yavaş yavaş.”
okumaya bek havaslıydı çocuk,
ıramatlık bobası da maraklıydı emme fakırlık işde
gene böyle bi ğün gonşu köyün öretmeniynen
bizim öretmen, bi de bobası ıramatlık,
oturuyoz gayfanın öğünde höyle
“-okur emme, okudamacaz” dedi gene
öretmen “neyye” deyinçe
“(y)et(iş)emecez” dedi ıramatlık Cinninin Gede”
“Sıla burcu burcu... ille ocağım!..
Çoluk çocuk hasretinde kucağım...
Sana her şeyimi anlatacağım,
Otur baş ucuma, sor yavaş yavaş.
.
Otur baş ucuma, sor yavaş yavaş.
sor yavaş yavaş”
gonşu köyün öretmeni
“- çocuğun biri herkeş yata(ğı)nda yatarkana
yüklenirimiş gasayı..
“ilimoon, ilimon” deye ba(ğı)ralak soka(ğı)n gatında
ilimon satalak geçinirimiş,
şee(hi)r yerinde ne var geçinmeye” dedi
gereğiyosa ilimon satalak okut çocu(ğu)nu
köyde galsa neytçek, ya çoban ya çiftçi
biz “ileşber” deyviriz hani”
“Güç bela bir bilet aldım gişeden;
Yolculuk başladı Haydarpaşa’dan!
Hancı n’olur, elindeki şişeden,
Birkaç yudum daha ver yavaş yavaş!
..
Birkaç yudum daha ver yavaş yavaş!
ver yavaş yavaş”
öretmencezim izbar etdi bi yandan
etrafdan biz de Cinniye yeklendik
“Ismayılın dıkkatı eyi.. okumaya yatgın
maşşallah zeyni bek açık” dedik
zati çocuk camiden çıkmaz, ezen okur,
kii gıraatın üsdüne “hu” deycek gıraat yok
hele bi zabah ezeni okur kuu camiye girmeyip
garagoyunun gaval dinnediği gibi dinnerdik
“okur bu çocuk, evelallah Ismayıl okur”
“okumazsa bu çocuk zıyan olur” dedik
Allah var ıramatlık yok hinci
“Ben o gece, hem ağladım, hem içtim,
İki gün, diyardan diyara uçtum...
Kayseri yolundan, Niğde’yi geçtim;
Uzaktan göründü, Bor yavaş yavaş...
Uzaktan göründü,
Uzaktan göründü,Bor yavaş yavaş...”
bu kasabaya okumaya ğetdi,
apdasına namazına gayat dıkgatli
maşşallah sınıfını hep birinciliğinen geşdi
yazın gene köyün bedafa mazini
Ismayılınan hocanın bi işdiği su ayrı ğederdi
hoca da “Ismayıl” der başga bişi demezdi,
eyi epap oldu ikisi, hep tilavet ederlerdi
bunnara geli-ğederkene hoca emmisinin gızını görmez mi
“Garibim; her taraf bana yabancı,
Dertliyim; çekinme, doldur be hancı!
İlk önce kımıldar hafif bir sancı;
Ayrılık sonradan kor yavaş yavaş...
Ayrılık sonradan …
Ayrılık sonradan kor yavaş yavaş...”
Dudu; bunun emmisinin gızıydı tabii emme
emmi ğızı Ismayılın “beşşik kertmesi”
Ismayıl okuma, mamir olma derdindeykene
hoca ağzından girmiş burnundan çıkmış,
ikna etmiş sonrattan görme döyüs emmisini
cömatın ileri ğelennerini Duduya dünür yollamış
köye ğelen Ismayıl ayanın tozuynan minareye çıkmış
ikindin ezenini okuyup kendince
Duduya sesini dinnetmiş, esginki ğibi
“Bende bir resmi var, yarısı yırtık,
On yıldır evimin kapısı örtük!
Garip, bir de sarhoş oldu mu artık;
Bütün sırlarını der yavaş yavaş...
Bütün sırlarını...
Bütün sırlarını der yavaş yavaş...”
mazin camiye girip de!, namaza hazırlanıkana
Durmuş dayısı durumu fısıldamış mazinin gulana
demiş böle bölee, emmininen badaşık hoca
emmiyin Dudu da dünden ırazı senin imama
Ismayıl, annamamış, dayısına “münafık” deye gızmış
İşin aslı da bireş mehesizlerdir hani, yalan deği(l)
tam farza başlanacanda dönüp camiden çıkmış..
oğün böğün taha annı sejdeye varmadı.
mekdabı da cömatı da namazı da bırakdı..
“İşte hancı! ben, her zaman böyleyim,
Öteyi ne sen sor, ne ben söyleyim...
Kaldır artık, boş kadehi neyleyim,
Şu bizim hesabı, gör yavaş yavaş
Öteyi ne sen sor,
ne ben söyleyim...
Şu bizim hesabı, gör
Gör yavaş yavaş”
emme sor, cuap beremeyceği şey yokdur asla
ne çoluk-çocuk, ne avrat ne ana-boba
nutuk okumakda üsdüne yokdur valla
nerden bilir,
nerden bulur,
aklında nassı dutarsın
gavırlığı buradan gelir Cininin Ismayılın
hele bi(r) de “çoban çeşmesi okusun”,
valla ağzı açık galısın
su gurnadan akar
durmadan akar
hatıldan akar
hatıldan daşar
Söğütlü Çeşme ğibi
bak ne deyoru
ben de bi resmi var
yarısı yırtık
on beş yıldır evimin gapısı örtük
evlenmedi işde böyle
hoca göşdü şe(hi)re
bakgal makgal derkene
işi böyütdü
bilmen yalan bilmen essah
başga haltlar garışdırıypmuş
sağ olan daa neler görecek
dediği gibi
dünne hancı biz yolcu değil mi
.
Hancı / Bekir Sıtkı ERDOĞAN
5.0
100% (6)