yolculukYüzüme düşenlere değil Yüzümden düşenlere bak Yitirilenler hep kıymetli -En kıymetli- Ve hala bulutları sıyırmaya çalışıyor gözlerimden gözlerin Sağlama yapma Ben bile inanmıyorum kendime ağlarken ‘’Bir anlamı olmalı sözcüklerin’’ diyor kahin Kehanetlerin modası geçmişliğine alıngan ‘’Beli bükülmüş mucizeleri kim doğrultacaksa Ona gidelim’’ diyen sesimi Ben bile tanımıyorum duyunca Tuhaf! ‘’Sözlüklerin tanımlamadığı ne varsa kucaklayıp Denize atalım tan vakti Yüzerse bizimdir, batarsa değil’’ Gözlerime bakıyor acıyarak Ve söküp alıyor yerinden göğsümü ‘’önce içindeki nehri boşalt denize Su yoluna gitmezse zehir’’ yüzüm yakamoz eskisi Göğüs boşluğum bulut Kollarım yemyeşil yaprak Yüz yıllık çınar ayaklarım Ahlarım Yalın Utangaç Korkak Seyreyliyorum kendimi boğulmaya gönülsüz Belimden tırmanan su köpüğü asi Değil! Hepsi benim Hepsi benim kuruntum asil Batmaya kıyamayacak kadar dirençli Boğacak kadar zalim |
duygusu yoğun
duygusu güçlü
gerekirse
cinayet saatini haber verecek kadar
gözü
dönmüş
aşkı anlatıyor
bir o yana
bir bu yana
sallanırken yürek
tebrikler
imle