Sesindeki uyku tınısını işittiğinde, uykuyu kıskanmak gibi hastalıklı bir durum bu.
Hem öyle.
Kıskandım uykuyu.
Sana çok sık uğruyor diye
Gözkapaklarını kapatıp seni içine hapsediyor diye.
Sende çok kalıyor diye.
Onla çok zaman geçiriyorsun diye.
Paylaştıklarınız ikinizin arasında diye.
Sırdaşın o diye.
Rüyalarını bahşeden de bitiren de…
Off çok saçmaladım biliyorum!
En iyisi uykularımızı değiştirelim bir gece.
Benimki kesik kesiktir, en ufak sese kaçar
Ürkektir biraz
Biraz kasvetli
Bir de kısadır, uzun kalmaz
-hangi satıcı malının kusurlarını sayar bir bir
Sen vazgeçmeden susayım bari!-


Ne diyordum sevgilim?
Uykunu kıskanıyorum evet
Yorganını, yastığını, akvaryumdaki balıkları
Ayağını bastığın halıyı, çay içtiğin fincanını
Sonra yakınında olup sana temas eden canlı cansız varlıkları
Hepsini kıskanıyorum senden.



Şimdi diyeceksin ki:
Çırılçıplak hapset beni bir hücreye
Aç, susuz, örtüsüz kalayım
Oksijenimi de al
İyi mi böyle!



Yok sevgilim
O değil söylediğim
Uykun olasım var gündüz gece
Biraz da triplenesim
Aldırma!
Mevsimdendir
Saç dökülmesi gibi
Geçer.



Sen devam et uyumaya şirinim
İyi geceler!