Özlemden Sonra 4- İstanbul /c Aşağı Tırtarda’ nere para ğazanıyon len valla adam kırtıklı ğuruş gösdermedi de neyise halal hoş olsun geldi-ğeşdi de! ona ğelcez ben “-Yukarı Tırtar’lıyım” deyinşe adam “-Aşağı Tırtarlı olsaydın bili(r)dim” dedi “-Aşağı Tırtarlı kimleri bilisin” deyinçe de adam “-sen!” dedi, ben başladım saymaya “-Mulla Hasannarın Kemal, Mevlüt, Memiş Sülünün Murat Şafiyimiş hani Memonun Tahire ganat dakmış da “-salla Tahir salla” demiş, haydi yavrum pardıdan aşşa arkasından itiymiş ya o da bereket versin tersliğe çakılmış, nayeti uşmuş ya! gerçi siz de bilisinizdir onnarın evleri hep yerdenevdir bizim köyde yerden ev yok, emme çoğ eveli bizim köydekinner de yerden evimiş” “-kimlerin evi yerden ev?” “-öyle bilmen de İbilinin Yaşar, Kerem Ali, Gök Mısdafa, Ülfet , Kaz Ahmet, Dereli Somuncu, Dırıcı, Imak, İbik, Mıdık , Osduk, Üsüğün Memiş Candırmanın Hasan, Goca Gulak, Goca Memet, Güçcük Ali Güçcük Ali saman atkısı düzerimiş Dingin , Kireç Şakiri, Cimelek Şakiri, Alıcanın Mamıt, Gara Sülemen, Leyleğin Halil, Eyvaz, Durgadının Hasan Ali, Memonun Nuri, Ferudun, Sırlı, Oli Mamıt, Hacı Köse’nin Cemil, Berber Köse Durmuş, Alagöz, Torin, Bozayak Gara Ğulak, Gara Kamil, Gara Bıçak Dırdır Mustan, Kara Mutsan, Kör Mustan Kerimin Amat, Derelinin Amat, Deli Amat, Deli Osman Gadiro(ğ)lu, Gartdik, Yanıç Osman Çomağaşanın Osman, Musaçavışların (Cöb(e)) Osman bizim köyde de osmannara cöbe deller emme ne manaya benbilmen ne demek cöbe efendime söleyen Dekelik, Güpbük, Gebiz Garısı, , Dare Zilli, Zübüd, Miyeser, Zale ” “-afferim delikanlı sen Aşağı Tırtarı benden iyi biliyorsun vallahi” “-bilirin tabi, mesela……… sen İriciği biliyondur de(ğil) mi” “-bilmemiyin hiş iri yarı bi adam, çok iri” “-orasını ben bilmeyon da esgiden beri salak salak gonuşuyomuş” “-ne deyomuş” “-ne bileyin valla işdecik” “-dur amma, İricik ölmüşdür belki” “-valla bilmeyon, orasını Allah bili öldüyse Allah Irahmet eylesin sağısa gulağı çinlesin” “-amin de, ne deyomuş” “-o gayıpdan habar veriyomuş” “-mesela” dedi adam “-mesela efendime söyleyen “gün gelceğmiş iki köyün arası gapancağ”mış “iki köyü bi mıhtar idare edeceğ”miş yok efendim neyimiş de “Angaradan ezen okunacağmış” ” “-eee” “-bizim orda namaz gılıncağmış hiç olcak şey mi yaa” “-neye olmasın” dedi adam “-peki aldım gabil etdim “köye teyyare inceğ”miş “her evin öğünde tomofil durcağ”mış çoluk-çocuk bile sışmaya tomofilinen getceğmiş” “-Allah Allah” “-“Demirel yüzüne bakalak gonuşçağ”mış “isdemessen ağzını gapatcağ”mışsın, “isdersen de Musdafa Geceyatmaz’a gece zabbaha deyene gadak türkü çağırtcağ”mışın” “-eee” “-gün gelceğmiş, “yanına varmaya cesaret edemeyceğin, alüyülala adama para vermeden şebeklik yapdırcağ”mışsın daha neler-neler güler misin-ağlar mısın, “-e ee.. başga” “-“Goca dağa çıkmağuçu merdimen dayacağmış, en depesine ayna goycağ”mış, da! “zabah erken olcağ”mış, “ordan urgan gerceğmiş sağa-sola köyün üsdüne bi! çadır gerceğ”miş “yaz boyu kölge”, yau o ğadar çul nerde, değil mi? ….. “gışları etirafını gapadacağ”mış “gocca köyü bi zobaynan ısıdacağ”mış, “ahırlardan bi boru uzadıyoru ovada herkeş zebze etişdiriyo, harımlardan firenk-bosdan gış boyu” daha neler öğüdürümüş duysan bi! öğüne gelene “-hı” deyvi ağşama gadar anladıvısın valla gülmekden yerlere yatasın “-demeğ o ğadar ileri görüşlüymüş” “-mesela bi de şey… mesela…… “adam tarlada çift sürüp duruyokana asgerlik yapan oluyna gonuşcağ”mış” “-nası olcağmış bu iş” “-len olcağından mı işde ya aklına eseni gonuşuyomuş” ………….. “-zati bizim köyde biri mehesiz Hacallar ğibi gonuşmaya durdu muydu “-dinnen gari bizim İriciği” deye onun uçu deniyoru “-Hacallar nası gonuşuyor da” “-işde e ne bileyin valla aslısız-asaletsiz goğlaşma değil de ıııııı ……………………….” RESİM Yukarı Tırtar’dan görünüş.. Dağın dibindeki köy Aşağı Tırtar’dır.görünen Hoyran Gölü; Eğridir Göl’ünün kuzey bölümüdür. DİPNOTLAR: yerdenev: tol, tek kat, baraka ülfet: yarenlik, kastedilen kişi Rifat Kılıç mıdık: gıdak, gaga, burun, ibik, galak(takke siperliği) dingin: aşırı yorgun, adeta ölgün, kımıldayacak kadar da olsa takatsiz yanıç: yengeç, yangıç, yengecin yan yürümesinden esinlenilerek yanıç/yangıç denilmiş olmalı düriye, zübeyde, müesser, zeliha/züleyha gayıp/gaip: bilinmeyen, henüz olmayan goğ /kov / koğ :dedikodu, çekiştrime, başkası hakkında onu incitecek şeylerin konuşulması |
konuşurduk. hayallerimiz gerçekleşti şimdi.(Hoş benin hayal gücüme daha ulşılamadı.)
tebrikler,
neden roman yazmadğınızı düşündüm.
selâmlar..