Yakubun gözlerinden akana hasretim mağaralarda Yusuf kokulu seherlere çekilmeden deniz, inciler buluyorum çocukluk hatıraları dizlerimde büyük bir mabed gibi aşk çıkmaktan utanıyorum
yaraların yüzleri suyuna bin bereket acıyor, açık denizlerde sevgilere selam ağırlığından kaldırılamayan bir yığınım uykularım delik deşik, aklım firari Eyüp sabrına belayım
ciğerlerimi mahvediyor sosyalist dumanlar emdiğim izmarit üzere anlaşılmışlığım dudaklarında tuzu kalmamış kadınlar nasıl da hep seviyorum nasıl da hepsi birinden ibaret hepsi o mabedin turisti secdeye inerken yüklerinden boşalıyorum
tad almak ne mümkün bodrum katlarında nümerik sanat eserleri inliyor çok satan bir yürek benimkisi çok insan ayırıyor gözlerimden cehenneme dosdoğru hiç bitmeyen sırat sözleri acımaktan doyuyor kahra kutsal bir sessizlik benimkisi
ne Yakup çare, ne Eyüp, ne de Yusuf binbir başlı yılan taşıyor yankılanan sesim zincirlerinden kurtulamıyor şeyhim aşkın mabedinde kurbet müridleri ağlıyor ben kıyısız deniz doluyorum cerihalarımdan duaya Allah’ım biliyor, muhtacım Muhammed (s.a.v.)’a
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
mabedi aşk şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
mabedi aşk şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
çok çok güzeldi....yüreğine sağlık
kalemin daim olsun
selam ve saygı ile