O(NUR) PEYGAMBERİ
Müjdeledi, silsileyle her nebi
Bir adın Mustafa, bir adın Ahmet. Örnek oldun, fiilî, kavlî, takrîrî Her sözünde vardır, elbet bir hikmet. Bülbül oldun gülün dalında öttün Mekke’yi terk ettin, ed-dâr’a gittin(*) Nice bedevîyi, medenî ettin Onurunla, onur duydu bu ümmet. Sen getirdin, uymak için tevhîdi Yerde/gökte, duymak için tevhîdi Kıtalara, yaymak için tevhîdi Asırlarca, hizmet etti bu millet. Ne olur ümmetin, derdini dinle Kul eyle bizleri, yaşat Hakk din’le Rab’den gelen, o şefaat izninle Mahşer günü, eyle bize sen himmet. Yeri/göğü, radar gibi taradın O Hakk dinî, yaymak idi muradın Müşriklerce, hakârete uğradın Hayatın boyunca, çok çektin zahmet. Yöneldi insanlar, yeniden dine Böyle midir, değil midir gör dene? Örnek olsun diye, inne ve cinne Âlemlere, gönderilen son rahmet. Anla o’nu n’olur, aşkıyla yanda Ne ararsan, güzellikler hep onda İnsanlığa, her asırda her anda Hem önder o, hem örnek o, Muhammed (@) 12/03/’13 Hanifi KARA (*) Ed-dâr: Medîne’nin diğer adı, hicret yurdu. |
Yöneldi insanlar, yeniden dine
Böyle midir, değil midir gör dene?
Örnek olsun diye, inne ve cinne
Âlemlere, gönderilen son rahmet.
Anla o’nu n’olur, aşkıyla yanda
Ne ararsan, güzellikler hep onda
İnsanlığa, her asırda her anda
Hem önder o, hem örnek o, Muhammed (@)
12/03/’13
Hanifi KARA
Çok güzel di severek okudum üstad,
Yüreğin kalemin var olsun
Saygılar