ağlayan ırmakŞiirin hikayesini görmek için tıklayın www.youtube.com/watch?v=zReWPjreJzI kurumuş nehrin ateş bekleyişiydi yüzyıllar suskun ve aramızda duran sessizlik melankolide boyasız yıldızdı etlerimize tırnaklarını geçiren aryalar gibi küçük çatlaklarımızdan sızıp mum yaktılar şiddetli patlama kırlangıç bağırmasını nasıl taşısın ırmak parmakları kesik hüzün vaktinin alnını öpüyorlardı yer çekiminde bozkır ıssızlığı asıl kavga dilsiz direncin mayasıydı marşlarda matemler taşların kuytusunda ölüydüler biz ki ana sütü gibi helal bilmiştik sofradaki misafirleri tek katlı kerpiç evde esmer bir anneye sarıldım mazgallara serili yıldız tozuna dargın değildi ki başka dilde konuşuyordu başka dilde yoğundu acıları öteki aksan ölümün beyaz kasnağına çürük gelincikleri işliyordu kaybolan yağmurun parolasını Aysu |
başka dilde yoğundu acıları
öteki aksan
ölümün beyaz kasnağına çürük gelincikleri işliyordu
kaybolan yağmurun parolasını
gönülde diller çanağı süslenmiş hangi dil daha çoküfür anlatır aşkını ki aşk bu kadar kutsalken...
ölümün kelebekleri arasında gezinen kırlangıçlar müdür acep ufalır mı sıcaklık?
güzeldi dizeler kutlarım..