SankiSanki ölmek iki dudağının arasına sıkışmış bir palavra Göz bebeklerin bedbaht uyanışını seyrediyor yüzüme yansıdığında Zamanın acımasızlığı gibi hızlı ve bir o kadar imkânsızlığım kadar Mucizesi olmayan yarına dolaştın. Sanki sevmek avuçlarının nasırı gibi iç gıcıklıyor Beni terk ediyor zaman Ve sen keyfime keder olacak kelime kadar acizsin dudağımda Umut gibi fakir Ve bir çocuk kadar hakir varlığınla dolanıyorsun içimde. Sanki umut yeni yetme sevdaların tutanağı gibi meçhul Parmaklıkların arasında kol geziyor vicdan O halde bende terk ediyorum göz bebeklerini Çünkü göz bebeklerin hikâyelerimin yazılası cümlesi Kapattım ve örttüm üstünü hiçliğimle geceye. Ağlamakta gülmek kadar yalandı zaten Ruhum ki gecenin hoyratlığını dibe vurmuş İstesem de artık bağlanmaz gece sabaha. Öyle ya her şey sendi bir zaman Çivit mavi sessizliğinde martıların kucağına bıraktım kendimi de. Şimdi zaman sen de bâki ve yaşamak iki dudağımın arası kadar hoyrat Sanki Dün gibi Sessizlik gibi Uyku gibi Ağrı gibi meselâ. |