DİLENCİ...
Kış.
Soğuk. Pul pul kar. Karı rüzgar kovar. Kar, inat eder, savrula savrula yere konar. Rüzgar hiddetlenir buna, uğuldar Kar, şiddetlenir, yağar, yağar, yağar... * Cami kapısında bir yaşlı adam, Gözleri ama Yaşlı adam hep burada Yaz, kış, bir avucu açık dilenmekte Acınacak bir hali var… Acınacak bir hal… Bir zamanlar bu adam çok zengindi. Malı mülkü her şehirde var idi. Yediği önünde, yemediği ardında idi. Arabaları, uçağı, helikopteri emrine amadeydi. Şöhreti, şanı yerindeydi. O kürkler, elbiseler öyle bir güzeldi. Şimdi yok hiçbiri, anadan üryan Örtünsün diye bir çaputu vermek gerek Herkes bu adama hayran iken Gözüne girmek için büyü yapanlar olurdu Başları önlerinde mahcup yürürlerdi yanında sadık bir beygir gibi Kalmadı iyi gün dostları, kaçtılar hepsi Acımalı mı bu hale, gülmeli mi? Allah böylesine zorda bırakmasın kimseyi, Beş vakitte cami önünde el açıp dilenmeyi. Görmez kimse adamı, göz ucuyla bakıp geçer İyi günde dostta var, yar de var, Yoksa elde avuçta, var olanlar yanından kaçar… |
Güzeller güzeli diyecekken nazr değmesin diye çirkinim demiş canparesine.
Hasretiniz dinmiştir umararım.Doya doya sevin birbirinizi..
Diğerlerini de çatlatmadan tabiiki.
Güzel duygular aşılayan şiirinizi kutlarım.