Huzur içinde şükrederken Tanrıya Ksanthippi ile Socrates’in aşkından da yüce bir aşk için, Merhametsiz kopuşlarla merhametli kalışlar arasına sıkıştın; bir süre sonra ise çıkıp gittin hatırlamaya ürktüğüm kabuslarımda… Ve sen bir sevda iken şiirlerimde, Alevlerle boyadığım mısralarım oldun…
Keşke, bırakıp gittiğinde sana duyduğum öfke ile atıyor olsa kalbim ve kalbimin her atışı bir silah sesi gibi patlasa namlunun ucunda, vursam seni onikinden. Ne var ki, öfkenin gücü sevginin gücü karşısında tükendi. Şimdi, yaşama bakışlarımın negatif enerjisinde artık ben ölüyorum bu sevginin ızdırabıyla her gün…
Bir labirentin içinde kayboldum. Senden çıkıp başkasına gitmek istedikçe, bütün yollar sana çıkmakta…
"Kendimi kandırmak bu, hiçbir yol çıkmıyor sana, keşke çıksa…"
Hayatımın en somut gerçeğiyken, en soyut düşü oldun. Uyandığımda bir düş olduğunun farkına varabildiğim düşler. Mutluluk modundan ağlama moduna sıçrayışlar. Sevinç gözyaşlarından en acılı göz yaşlarına geçiş arasında ki mesafe düş halinden uyanma anı arasındaki incecik çizgiden ibaret. Oysa hayalinle gerçeğin arasındaki uzun yolda ne yazık ki, göz yaşlarımı kurulamaya bile mecalim yok…
Dönmeyeceğini bile bile neden ağarır ki saçlarım? Kendi kendime ettiğim bu zulüm zavallı bir umuttan ibaret: sensizliğin boşluğunda, boşluğun soğuğunu saatlerin durağanlığında seni soluduğumu giderken yanında götürdüğün uykularımın yokluğunu anlamlı sözcüklerimin suskunluğunu anlatabilsem ve en önemlisi seni sana anlatabilirsem şiirlerimle; Ve, sen okusan her birini, dönersin belki de… Seninle yaşayabildiğim tek mekanım şiirlerim, Her bir şiir sana olan aşkımın meyvesi…
Keşke, sana yazdığım tüm şiirlerimi okusan ve anlasan Keşke, bilebilsen hiç bitmeyeceğini şiirlerimin, senin için Keşke, sevebilsen benim sevdiğim kadar Keşke, bir şiir kadar yaşayabilseydik birbirimizi… Olmadı, istemedin, kahretsin!... Keşke, dinlemeseydim kalbimin sesini, Keşke, bırakıp gitseydim öfkemin peşine takılıp Keşke, hiç tanımasaydım seni Keşke, hiç sevmeseydim…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
KEŞKE şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
KEŞKE şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
siz hiçbir şey için üzülmeyiniz... sizi sevenler için mutlaka çok değerlisinizdir... biz yazın dostlarınız olarak, yazdıklarımızla üzülmenize kahrederiz...SAYGILARIMLA
Sayfalar dolusu keşkeler sıralayabilirdim sana, Anladım ki iliklerime kadar işlemiş meğer hasretin, Son bir keşke daha,sonra nokta koyuyorum bu pişmanlıklarıma, Keşke... Bir kaç satırlık şiirde sen yazabilseydin de bana, Sevildiğimi hissebilseydim canım,hiç olmazsa...
Ne çok özlem,nasıl derin bir sevdanın kanatlarını son kez çırpışıydı şiirin dostum.Hüznün sirayet etti duygularıma.Tüm kalbimle kutlarım.Güzel bir göndermeydi sevgiliye...
Keşkeler sürüp gider ve onlarla yaşanmaz. Somut gerçekler çarpar yüzümüze ve burnumuzun direği sızlar.. Mümkün değildi sevmemek. O ve ben varken, sıkışmışken iki kapının arasına. Her kapı aralığından O gösterecekti yüzünü, tam da bütün umutları tüketmek üzereyken. Hem var hem yok gibiyken. Bir silinip bir yeniden çizilirken. mümkün mü gözlerinden öte çevirmek, için için kaynayan düşlerimi.
Bu kadar yeter, kalanını sayfama yazayım .
ilham veren dizelerdi, sevgiliyi özleten ya da keşke dedirten..
Keşke....hayatımda duymak istemediğim iki kelimeden biridir...keşke ve pişmanlık...ama ne yazık ki her ikisini de yaşamak kesindir.. Şiirin duygusu çok güzel..Hatta kelimelerin sarılışı da..ve sadece şunu söyleyebilirim...sonu ne olursa olsun iyi ki dinlediniz kalbinizin sesini...
"Melekler Şehri" ni seyrettiniz mi? Yanıtınız "hayır" ise ,seyredin derim. "Evet" dediyseniz o zaman filmden bir bölüm anımsatmak istiyorum müsaadenizle ; hastanede önceden melaike olduğu halde aşkı için ölümlü olmayı tercih eden eski melek amca, halen melaikelik yapan adamı( Nicolas Cage) farkedince bir muhabbet başlıyor. Halen melaikelik kadrosunda çalışan bordro mahkümu Nicolas 'a eski melek abisi "Tanrının insana en büyük hediyesi ne dir biliyor musun? diye sorunca Kemal Sunal suratıyla karşılık alır ve "TANRININ İNSANA EN BÜYÜK HEDİYESİ ÖZGÜR İRADEDİR" der. İşte film benim açımdan bu sözden başka bir şey değil. Diğeri teferruat bence. Şimdi "KEŞKE" lerdir adam eden adamı. Onlar olmasaydı CENNET ve CEHENNEM kurulmazdı hocam. Saygı ve selamlarımla. Eski her şey bizi anlatır.
Çevrenizdeki insanların ne hissettiğini yada düşündüğünden o kadar emin olmayın Bazen bir kalbin içinde neler saklandığını öğrendiğinizde Herşey için çok geç olabilir o yüzden keşkelerle kalmayın hocam sevgiler
Şu keşkelersiz bir hayat yok anladığım kadarıyla. Her yerde karşımızda. Ama yaşamak gerekiyormuş ve yaşadık, yaşayacağız. Ve bir keşke dudağımızda. Bende sayenizde keşkelere sitem ettim biraz. Çok güzeldi hocam. Saygılarımla...
Çok güzeldi. Duygular, çoşkular yetkinliği daha da yetkin kılmış ve özenli bir emek ürünü çalışmayı sunmuş sevenlerine, dostlarına. Tatverendi. özümseyerek okudum. Daha da okurum. Çokça tebrik ve taktirlerimle selamlayıp kutluyorum yetkin şairimi. Kemal Polat