O iyi bir katildi aslında cellad demek geliyor içimden katil ne az! Hafifliğini görmeden ayrılığın, uyağı rüzgar olan yağmurlara büründüm. Darbesini hissettim Güm! güm! sevenler erken gider öyle yaptı o da ayak sesleriyle kalbim aynı notadan Güm! güm! Ben ardından
Sus/tum...
Bitmek kolay dedi önceden bilirmiş. Tadı tuhaf, ama alışılır hep böyle başlarmış öyküler büyük! Sonra bitermiş kolay! ama bu başkaymış(!) Sordum; niye sonu aynı(?) hani bizi kıskanırlardı Tutuldu kaldı dili(m)
Sus/tum...
Düşman olmamalıyız dedik dost da kalamazdık; sıradan bir arkadaş(!) Hep iyi ol hep iyi kal deme’lerin müptelasıydık Uzaktan sever gibi yapıp Yürekten geçeni söyleyemedik özlemle bile diyemedik. Sonra da
Sus/tum...
Denizler ülkesinde ay gelip ışır uyurduk mışıl-mışıl. eski yakıştırılınca Aşk üzülür alınır belki ağır yoklarına dedim de.. o anlarmış daha eskiyi hatırlasın/mış (!) Balçıkla sıvanmış. Nasıl dünya eder/miş yüreğindeki ben ama bitmiş!
Sus/tum...
İnkar sevmez kapler neydim? kaç yıldız düşsün bir ömre son kez söyle hani, kaldırımlarda yazılmış adım kahveye dolmuş tadım vardı dedim de... dünya hali der gibi baktı zaman kavramı sıfır Vebalsiz(!) Aslında küçük bir çocuktum Polyanna gibi mutluydum
Sus/tum...
Tırnaklarımla kazıdım yaşamı, kökünden sıktım da çıkardım bir hayat gidicekti de diğeri vebalsiz mi kalıcaktı. Mutluluk güz kahkahalarımı mevsim atlamazmı hiç şaşırmaz mı devranda zaman iki şehri yok mu ay ve güneşin hep aynı çatıdan mı doğar-batar. Sırayla dedi bana öylesine... bugün ay benimmiş yarın da gün(eş) Bir benim gözlerimde mi balkon var?
Sus/tum...
Hissetmediğin anlar olur anladım da... sormaz mısın şişelere, nerde doldurduğum sen diye. Bakınmaz mısın duvardaki resme hepsi mi deli gömleği giydi bunların? Değer, farka mı saklandı... nasıl korkuttun onları, bir-bir bir deli ben değilmişim yani hayatta? Çığlık çığlığa!
Sus/tum...
Yazımı sen de silemedin parfüm de kokmaz onlar aldatmaz seni.. kandırmaz misk düşlerle hani annen de, baban da bendim senin(?) hepsini mi sattın hülyalara beş para etmez miydi hiçbiri geçmişte de aynı mıydı denizin? dalgalı. Meğer bu yaralara alışmış
Sus/tum...
Dünya yalanmış bu dünyada olmazmış başka dünyada var isem, koşarmış... ölüm koksa da sandığım naftaline sararmıydın beni dedim de... boş baktı, sarardı- soldu bildiğin küf rengi oldu gitmedim artık üstüne, ölecek sandım
Sus/tum...
Yenileri eskiye kefaret sayıp başarırız dedi öylece neydi bu, kaderdi hani dedim de; sordu niye herkes gitmiş o zaman bu nasıl adaletmiş bir sen vardın yanımda bilirdim de... Dünya hep mi sokar gözüme ayrılığı! Dedim; kim kalacaksa geriye ona söyle; imza attım ömrüne(!)
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
SUStum şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SUStum şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bitmek kolay dedi önceden bilirmiş. Tadı tuhaf, ama alışılır hep böyle başlarmış öyküler büyük! Sonra bitermiş kolay! ama bu başkaymış(!) Sordum; niye sonu aynı(?) hani bizi kıskanırlardı Tutuldu kaldı dili(m)
Günlerdir kevser ırmağından süzülüp gelen damlalar damlıyordu gönül dağarcığından.. Bakır marşafayı koymuştum çatlamış yüreğinden akan sızıntıların altına.. Bugün taştı damlalar bugün birikintiler süzüldü kenarından dalga dalga yayılıyor tahta masanın üzerine.. Göz yaşınnın helezonu gibi...... Sustum dinlerken..Süküt oldum..
Sustum bütün blilyelerimi hile yaparak elimden alan o sarı saçlı çocuğa Sustum fiyakalı çantası olduğu için caka satan kolalı yakalı ütülü pantolonu olana Sustum.. Sustum ayağıma nasır yapan lastiğimi yırtılan arkasını yamayan babamın gözlerindeki fakirliğe Sustum her yaz halamın oğlunun eskilerini turalı iplikle bana küçültürken yüksükğü eline sığmayan annemin hayıflarına Sustum yığıntı toprağın üzerine birşeyler konuşan talkın hocasının umursamazlığına Sustum çocuk ellerimden dua ederken yakarmalarımı yıkayan gözyaşlarımın avucumun içerisine düşüşünde Sustum tuğla kamyonlarınının yanında hadi sendre gel çalış deme davetlerini yapanlarıla minnettimi duyarken Sustum gaz lambasında küçülen gözlerimle felsefenin temel ilkelerini ezberlettirenlere Sustum bedenimin üç katı yükleri çıkartan bacakklarımın titremelerine Sustum martılarla güvercinlerin arkadaşlığını hissettiğimde Sustum kayıp giderken elinden bütün var dediklerin sustum kuyuya konan beyazlar içinde sığmayan sevgilerime Sustum en kuytulara çöküp dizlerimin üzerine düşen sağanakların lekelerini gördükce Sustum bedenimdeki sızıların yüreğimdeki sızıları bastırdığında Sustum Dünya yalanmış bu dünyada olmazmış başka dünyada var isem, koşarmış... ölüm koksa da sandığım naftaline sararmıydın beni dedim de... boş baktı, sarardı- soldu bildiğin küf rengi oldu gitmedim artık üstüne, ölecek sandım
Sus/tum...
Sustum kafurular dökülürken üstüme Sustum
iki şehri yok mu ay ve güneşin hep aynı çatıdan mı doğar-batar
Sustum çatısı yoktu evimin toprak bacaydı ne güneşin doğuşunu ne batışını bilirdik gölgesi hiç düşmezdi.. Sustum gölgesi olmayan bir hayatta yaşadığım için Sustum Yenileri eskiye kefaret sayıp başarırız dedi öylece neydi bu, kaderdi hani dedim de; sordu niye herkes gitmiş o zaman bu nasıl adaletmiş bir sen vardın yanımda bilirdim de... Dünya hep mi sokar gözüme ayrılığı! Dedim; kim kalacaksa geriye ona söyle; imza attım ömrüne(!)
Sustum dünya ayrılığı gözüme sokarken hep S U S T U M ........
Sevgili Kardeşim sadece suskunluğumu sana dua ederken bozuyorum...Huzur diliyorum..Sihhat diliyorum..gözyaşsız bir hayat diliyorum sana..Şiirine yorumuna yorgunluğumun çeketini asıyorum... CAN KARDEŞİM:::::
Mavi nur doğar mı cidden:( Pek sanmıyorum; ama... buna inanmak istiyorum. Yanlış görmüş olmayasınız... Susunca belki çıkar ortaya. Değerli Kemahliye, bu onure eden sözlerine, sonsuz teşekkürlerimle.
Şifa kaynağı sen üzülme emi...Sen tualini hep pembe ile boyuyorsun zaten.. Kalanı söyleyeyim mi.. Hadi demeyeyim o rabbimle benim aramda.. Zata mahsus dileklerin en güzeli...Geceye Mavi nur inermi...Nurları hep yem yeşil derlerdi..Ama ben Mavi Nur doğduğunu biliyorum....
Yenileri eskiye kefaret sayıp başarırız dedi öylece neydi bu, kaderdi hani dedim de; sordu niye herkes gitmiş o zaman bu nasıl adaletmiş bir sen vardın yanımda bilirdim de... Dünya hep mi sokar gözüme ayrılığı! Dedim; kim kalacaksa geriye ona söyle; imza attım ömrüne(!)
Sus/tu (k)!
canımsın sen:::FUNDAM; bir 7/24 nöbet sonrası bu şiire bende sustum! aslına bakarsan insana en zor olan bir şiir dili ile bir yüreğin en iç yanını en içli feryadını en samimi duygularını en doğru betimlemelerle en yerinde imgelerle bir şiir sunumu yapmak sanıyorum! yani insanın kendisini anlatması yani senin her şiirinde kendimi içinde kaybettğim bir okyanusun derinliğine inmek o derinlikte yine şiire sarılmak nefesinde demlenmek gidip gelip bu şiir tadını burdan yudumlamak için yine aynı yere dönmek offff! :( yani! kanayan yerinden susmak!
sus/mak en agır harekettir... eger anlar ise susulan.. ona sunulan en agır hakarettir.... Yani...' Neymiş efendim suratımız neden asıkmışş .lan hayat tebessüm etti de biz mi kahkaha atmadık...tarzı algıladım...
Evet şiirin güzel bir kaneviçe ....:) Lütfen üretmeye devam et şiirlerini...keyifle dinliyorum...Dizelerde benim 50 senedir tanıdıgım hantal kelimelerin kimi zaman dansını,kimi zaman agustosda zemheri sogugunu yaşamasını izliyorum...Maaşallah...Lütfen devam...
mehmettutar tarafından 9/24/2012 1:52:21 PM zamanında düzenlenmiştir.
bazen susmak gerekir ,aslın da susmak yürekde ki çığlık sesidir .sevenler aynı notadan aşk melodileri söyleyemiyor sa, güzel günlerin hatırı sevdğini düşman kılarmıydı susmak sukuta meyl etmek aşkı dinlendirmek gibi . yorum muhteşem şiirle eşleşmiş .SUSTUMMM
Aynı melodileri de, bazen görmek istediğim gibi yazıyorum. Bu susan kişinin duyduğu sözleri böyle duysaydım, sanırım ölürdüm. Üstü, damar şiire adaylığındandır. SONSUZ TEŞEKKÜRLERİMLE DEĞERLİ GÖNÜL ESİNTİSİ...
TAMAMDIR. MAZERETİNİZ DE HAKLI OLDUĞUNUZA KARAR VERDİM...:) SİZ BENİM ŞİİR MELEĞİMSİNİZ, EN BÜYÜK ŞİİR KEYİFLERİMİ SİZİNKİLERLE SÜRÜYORUM. ONUN İÇİN KIRMAM SİZİ. BARIŞ...
Ne çok konsantrasyonla okunmuştur, bu da çok belli olmalı. Müzikte istediğim noktada diğer mısraya geçerim, o gerektiyse. Mısrayı da silmem genelde, bırakırım.
önceden bilirmiş.
Tadı tuhaf, ama alışılır
hep böyle başlarmış öyküler
büyük!
Sonra bitermiş
kolay!
ama bu başkaymış(!)
Sordum; niye sonu aynı(?)
hani bizi kıskanırlardı
Tutuldu kaldı dili(m)
Sus/tum... EMEGINIZ KARSILIKSIZ KALMAZ CANI GÖNÜLDEN TEBRİKLER...