AYAKLANIN/kan damlarken kalemden donuyor parmaklarım dar hacme sığmayan sözcükler düşüyor dilimden tonlarla kağıt getirin bana durmadan/ durmadan yazmalıyım/ kan kusarken toprak açık kalmış gözlerin kınalı gelinlerin dünyadan bîhaber bebelerin diyetini kim ödeyecek ? secdeye varamayan alınlar ayakta yerçekimi kâr etmiyor ayaklara bir çığlık bin çığlığı doğuruyor içinden bozkırda bitmeyen anız kokusu ağır/ acı bir misafir yerleşiyor yüreğe şükürle söylenmeyecek artık hiçbir söz her düzlük uçurum bundan böyle kuzusunu kurda kaptıran analar bekçiliğe duruyor kara renge bitmeyecek artık dünyalarındaki çile suyla sönmez bu yangının acısı aynıdır sabahın akşamın da dili eskimeyen zamanda ev ziyaretleri mezar ve saatleri sayar ölüm duasındaki kalpler bilirler ki sükûn sabâda/dır… hazımsızlığını atamazken kalemim nereye sürsem ruhumu naçar kalıyor değişmiyor sabır ve inancın gücü nerde eski irem bahçelerinin kokusu neden boş bu gökyüzü nereye gitmiş bu yıldızlar çek çek kalmadı takat karanlık kuytudan çıkaramıyorum bedenimi yeter artık yeter /ayaklanın kalemler ! Tanrım bu nasıl bir imtihandır böyle? Hâdiye Kaptan c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir |