CAN ŞEKERİCehennemin kül bedenli sakinleriyiz. Karşı koymayız ateşin acı emrine. Bir hüzün çakar gökdeki komşular. Yanmak için kırılır kuru geçmişimiz.. Kar yağıyor yüzüme seni taş penceremde beklerken. Sırtımı dönüyorum kalbinde bıçak taşıyanlara, gözlerimi görmeden vursunlar diye. Soyunuyorum son yoculuğuma çıkarken; zamanın ak nehrinde paklanmak ve çıplak meleklerin koynunda saklanmak için. Ey gönül verdiğim, saçlarına yas yakan sevdiğim! Bütün rüyalarımı ve senin sevdiğin umutlarımı sana bırakıyorum. Kucağında yattığım kaldırımlar, altında düşler kurarak adını kazıdığım çınar da senin olsun. Seni anlatmak için eskittiğim kelimeler zaten sana helâl. Beni düşünme. Sevilmenin keyfini çıkar, nar gibi dağılsın ağzında kahkahalar; dudakların az kırmızı, biraz daha boyansın. Sana kalsın deniz, sana kalsın yakamozlar. Karanlıktan korkarsın sen. Yansın ay. Yıldızları söndürme! Gel artık şafak. Kan gerdanlığını boynuna tak. Giyin kızıl sabahlığını. Elinde can şekeri olsun. Kandır beni, yeniden dirilt külden gövdemi. ö.n. |
Kan gerdanlığını boynuna tak.
Giyin kızıl sabahlığını.
Elinde can şekeri olsun.
Kandır beni,
yeniden dirilt külden gövdemi...
yine tadına doyamadığım bir eser olmuş hocam.. tebrikler