Gerçeği her zaman savun, anlayan olmasa bile vicdanına karşı hesap vermekten kurtulursun. (herbert george wells)
A.Y Borke
A.Y Borke
@a-yborke

Beş Pare Pasaj.

20 Temmuz 2012 Cuma
Yorum
Şiirgram

Beş Pare Pasaj.

( 9 kişi )

5

Yorum

10

Beğeni

5,0

Puan

2584

Okunma

Beş Pare Pasaj.

I.
beni binlercesinin arasından
bir çırpıda çekip. çırılçıplak etine bastıran
fotograftın sen
anlamı değil. anlam taşıyan anları arayan
ama evvel zaman. biliyorsun sevgilim
kalbur saman içinde değildir artık
sanıların aksine. sayende
aksi kendinden daha büyük
bir gerçek yerleşmiştir
açılıp saçılmaya alışık yerlerimize
bu artık leylaklardan vazgeçip. kayda
yorgun ve gebe geçtiğimizin resmidir
kinbilir. gizlendiği kayadan
kafasını kaldırınca akvaryuma çarpan
süsbalığı. denizde doğmadığını
anlar bir zaman. anımsarsan
o gün o günindi düşük yapmıştı
ve uzun süren bir gelecekte
hemen bitmiş bir gelecekte. ellerin
dudakların ve gözlerin antifaşistti
yolu şarkışlaya düşmüş deniz gibi

II.
uykusuna doymamış kanlı gözleriyle
gözleri makinelerde işçiler
şehrin şalterlerine dikilmekteydiler
bir fahişeyi şair yapan şiir
bir şiiri fahişe yapan şairden gebeydi. ve mavi
fotografın ıskalanmış en ince yerindeydi
derisi yüzülmüş pembecik bir heves
ve hesaplar arasında
ben nasıl sustuysam ansızın
ama ağrını sülfür solur gibi nasıl
içime çektiysem artık. içimde
babasından çok üzülmüş bir çocuk
annesini aramaya başladı. kalp krizi gibi
gelip. kanser gibi
sürüm sürüm süründüren kadınlarda
oysa çok sonra. bir sonra için çok yorulmaktansa
bugünden öldü dedin
derdin başın bunlardı önceleyin

III.
bildiğim. o gece atlasın bu köşesinde
kolları aşktan ve tenden. kangren
bir yengeç yuttu beni. akdenizde
deniz o zaman kumdan. uçurumdan
ve kaleye karşı ağzı şaraplı bir tapınaktan ibaretti
ben o zaman isimsiz bir ay idimki
yengeç bana. kendini hatırlat dedi
şarlatanlar ve şairler
şehirler ve kartpostallar gibidir. dedim
birine bakıp gelinirse
öbüründen uzaklara gidilir
sezgi. küçük notlar tutuyordu
ay tutulmasında bir yüzü anımsamak
gönlü göç yollarında bir kuzeye
yosunlardan önce yakalanmak için

IV.
aklına her geldiğinde kız kaçıran
patlatıp. dünyayı korkutan
ve gülümseyince patlak bir öfkenin
imlasını bozan. çocuktum ben oysa
bunu çoğumuz bilmiyor. sen bilmiyorsun
senin de adın yok. bu yüzden
rayları kesen kararlı bir uzaklık var
yüzümde. devrilmeye hazır bulanık bir yüz
etime değince dalgalar doğuran
o defneli durgun göle gitmek istiyorum
oysa sabah vapurları sulara
sular buz kesmiş hoşçakallara
ne çok alışkın. anlayınca
ben seni bir ateş böceği sandığımda
kalbinden tutuşturup
bir yangına götürecek sanmıştım
bu yüzden koripek şalda o sandığı
günlerce sırtımda taşımıştım

V.
gelsen. kıytırık boynuzuna altın bukleler asıp
boğazından boklu sular geçiren
çatlak kalçaları varisli
bu haris şehirden kaç benimle. kendine
ve mazgallardan geçen incecik direncinle. sor
taflanlı balkonları kirlenmiş apartıman kızları
harap konaklarda kan revan. sardunyayı
niye anlamaz oldu. kurak kavramları
göğsünün çarklarında
çakmak taşlarıyla bileyleyen hergeleler
gittikleri yerlerden niye gelmez oldu
koşarkanat geçilen gecelerde. mezarlıklar
tekinsiz. geçmişler niye geçilmez oldu
ve ambarları ağzına kadar ihanet dolu
katarların başına dar geçitlerde. kaypakkayalar
nasıl düşemez oldu. düşle…

28122bin11/2072bin12İst.
Paylaş
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 

Topluluk Puanları (9)

5.0

100% (9)

Beş pare pasaj. Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Beş pare pasaj. şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Beş Pare Pasaj. şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Nevin subaşı
Nevin subaşı, @nevincsuba
31.8.2012 11:23:30
Seyir halindedir ölüler de bildim...ı

Bitlis'te beş minare hiçbir zaman olmadı.
ve hiçbir gemici yalnızca beş pare top ile selamlamazdı göğü

Can dostum..
teselligÂhım !! hadi bana bir ses ver
ancak fatiha bekler ölüler ve onlar da ağlarlarmış bildim.

...



wewin tarafından 8/31/2012 11:23:05 AM zamanında düzenlenmiştir.
Kalimera.
Kalimera., @kalimera-
21.7.2012 00:30:24
5 puan verdi
Neler geçmedi ki kirpiklerimin arasından

neler inmedi dizlerimin bağına dek

hem nefis bir sadelikle sözcüklere hakim bir söyleniş mırıl mırıl
hem çok yüksek bir ses, zaman zaman gündelik dil ilen

çok beğendiğimi belirtip çekiyelim, hürmetlerimlen.
Etkili Yorum
selin yıldız
selin yıldız, @selinyildiz
21.7.2012 00:24:21
5 puan verdi





biz ise
gizlendiğimiz kayadan kafamızı kaldırınca fanusumuza çarptığımızda anlıyoruz dünyaya da yalnız geldiğimizi.
denizde doğmayan süsbalığının şaşkınlığına benzer bir ömrü yaşamaya koyulduk. acelemiz vardı.
uzun sürecek bir geleceği adımladığımızı düşündükçe hemen bitmiş bir geleceği taşıyorduk sırtımızda oysa.



fotografın ıskalanmış en ince yerinde derisi yüzülmüş pembecik bir heves uğruna,
balıklama daldığımız o hesaplar içinde sülfür solur gibi solur insan ağrısını.
öyle ki içimizde hep bir çocuk. hep anneyi aramakta...
o ağrı ki tüm geçmişin kayıplarını bulup getirmeye yemin verdirir insana.


...


"kalp krizi gibi gelip. kanser gibi sürüm sürüm süründüren kadınlar"
ve ölmeyi onlardan sonrası için yorulmaya yeğleyenler...
belki de kanserden ölmeyi bekleye bekleye yaşamak yerine bunu dilemek...


...


"ben seni bir ateş böceği sandığımda
kalbinden tutuşturup
bir yangına götürecek sanmıştım
bu yüzden koripek şalda o sandığı
günlerce sırtımda taşımıştım "


kor ipekten şal; hem narin, kibar,ince, şık ve asil hem sönmemiş bir ateş olduğundan yangına hevesli.
büyük bir yangına dönmeyi günlerce beklemek... en kötüsü korun alevleneceğini sanmak...

...


geçmişler geçilmez oldu. herkesin katarında ihanet ambarları...
dar geçitlerde artık düşemeyen kaypakkayalar...
bu yüzden bu katarların yükü ağır, yolu çok uzun.

...

şiir sonrası:

koripek şal nasıl örtülür omuzlara,
sülfür solur gibi nasıl solunur o ağrı

ve

kalbini tutuşturup
yangına götürüp götürmeyeceği baştan belli olmaz mı ateşböceklerinin?


düşüneceğim.

sonrası zaten bir düş.




Mehtap ALTAN
Mehtap ALTAN, @mehtapaltan
20.7.2012 21:49:53
5 puan verdi
an gelir vazgeçeriz içimizin ovalarında dağlar doğuran insan hikâyelerinden!...

öfkenin genzi yakan keskinliğine bakar bazı pencereler

ve hiçbir dün hiçbir yarının elinden isteye isteye tutmaz...

yaşam belki de bir ağustos böceğinin günâhını alan tavansız gecekondu gölgeleriyle donatır an'ı...

farklıydı çok farklı...

t e b r i k l e r
Metin Akdeniz
Metin Akdeniz, @metinakdeniz
20.7.2012 20:35:41
5 puan verdi
Beş kurşun gibi
beş düş
birbirine komşu ve uzak...

ve o çocuklar
ve şairler
bütün o canı sıkılmış sözcükler
devrim; vahşi modernizme sıkılan yumruk
tekmeye kafasını sokan isimsiz ölüler...

hepsi şiirdir
ve bütün kanalizasyonlar insan kokarken
tarih en çok kimlerle samimiyet kurar
bağırdım bağırdım en iyi arkadaşım "başarısızlık"

başarısızım insana ihanet etmede
başarısızm günbatımlarını izlerken
unutmaya katliam aktörlerini

ve yazmak
bir şairin ölümle sonuçlanmayan intiharlar koleksiyonu


anlamın ustası kardeşim Borke'ye
selamlar...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.