Aşk-ı KomedyaSaat 24:03, Bir perşembe gecesi, Yığın bir sis bulutu gökyüzünde, Sanki karanlığın habercisi .. Sönük bir sigara elimde, Dudağımda yarım yamalak bir türkü , İçinde ismin geçer, Aşk der, Sevda der .. O an dilim titrer, Sen düşersin aklıma .. Kemirgen bir haşere gibi, Aklımı kurcalar yokluğun, Şeytan, yalnızsın der maskaralık yapar bana, O an son sesin gelir kulağıma: Hoşçakal’lı bir veda .. Hadi ordan derim kendi kendime, gelecektir O, İçimden bir ses: Gelecek der, bekle . . Beklemek derim: Uyuz bir zaman oyunu, Mızıkçısı çok olanından .. Her geçen saat, bir akrebin zaferi, Sokmuşçasına seni omzundan .. Saat 04:06, Gözlerimde bir uyku sızıntısı, Ve aniden bir telefon dırıltısı, Kulağımda sesinin, ’ayrıldık’ ile ilk serenatı .. Mağlub olmanınsa ilk dakikası .. Roller değişmiş, ve senin adın artık Hüsran’ Beklemek evrimleşti ardından, Ve ayrılık çıktı kabuğundan .. Vakit bir ayrı’lığın arefesi, Sönük bir sigara elimdeki Dudağımda ana avrat küfürler . . Ve bu ’AŞK’ denilenin, Basit bir komedisi .. |