9
Yorum
13
Beğeni
0,0
Puan
1001
Okunma

o benim bekleyişin sessizliğin de
gizli tevekkül sabrı öğütleyen
bekleyişlere kabaran yaprakları
tutunup nisan yağmurlarına
gökyüzüne kanat çırpan
o benim ruhunu arayan
o benim yalnızlığını haykıran
acının acımasızlığını göğüsleyen
aşkları sırata süren şafak öncesi
tesellisi har gibi zerreye bölünen
alev dehlizlerin de ilhamına yanan
o benim işte nehirlere hasretini dizen
o benim sustukca dilinden lamelif düşen
kurtulup kurtuluşa kaside söyleyen
sesleri güvercin bakışından yansıyan
bir sezgi mahşerinde güneşi lekelenen
o benim gövdesine ölüm abanan
dirilişin yankısıdır bu hüzzam gidiş
yenilenir bilinmeyene döner de zaman
örselerim sensizliği hayıflanarak
istila duygumu mühür gibi -kazı göğsüne-
zamana bırak tortusunu;
yalan -zamana-
onurunu gönder karanlık gecelere ışık
o benim alın yazım bahtı mı aydınlatan
sessizliğim lamelif diye başlasın
umudumu şahlandır
zamanı muştula artık