Gökte esmer bulut yığılı nani
İçimdeki fırtına yağmur yüklü
Kirpiklerimden akacak
Üşüyecek patikada yürüyen çocuk



Denizdeki ateşböceği benim gözlerim nani
Çalkantılı bir mevsimin yakamozları
Gökten kıyılara düşen yıldızlar
Ayazın vurduğu karayemişler


Ou nani


Hatıraları öğüten zaman mı?
Çekip gitsem
Seranderin altına
Eski değirmenin erittiği
Mısırların yanına


Oy nani


Bıraktı beni masallar
Eski zaman şarkılarım
Çürüdü daracık patikadaki mor dutlarım
Salıncaklarım


Ah nana benim nana


Anlat bana deredeki ayak izlerini
Çemberinin ucundaki motif sevdalığını
Yüreğindeki şarkıları



Peştamalı değirmende una bulanan nani
Göç edelim yaylalara yeniden
Mavi dağlara
Sislerin üstündeki rüzgâra


Nani’m


Özlemi avlu kapısındaki çana doladın
Rüzgâra kapılıp salınmadı hiç
Beklediğin eli bilir dokunacağı günü
İnce tarakla saçlarını taradın aynada
Tellere konan kuşlarda takılı aklın
Belli ki dönmüşler göç yollarından
Kara dumanın kapladığı köylere



Yanağında inciler
Uzak yolları sığdırdın gönlüne
Çizdin güneşli gemi resimleri camlara
Bahçedeki kırmızı güllere



Ou nani
Değirmendeki sular çoktan çekildi
Düştü boynundaki sarı liralar
Rüzgâr girdi avluya
Yalnızlığına



Keşani fındık dalına takılı nani’m
Bağlardan derelerden geçelim
Gidelim kentlerden
Sisin rüzgârlarına
Dört mevsime
Kar köpüklü güneşe


Üşüyelim
Bulutların üstündeki harabelerde
Ladinli kuşların ormanında
Santa’lı kadınlar
Su içelim bakır testide
Kırmızı kiremitli evlerde



Tut elimi duralım değirmenlerde
Kış armudunun altında




Aysu



www.youtube.com/watch?v=DGNqA6241kE