KALEMSİZ ŞİİR
--ben hangi yağmurda ıslandım böyle,
bu şehre aylardır bir damla yağmur düşmedi ki… ve o gece yarısı bütün şiirlerim tükenmişti canım öyle çok sıkılıyordu ki, başıboş fişek gibi sokağa fırladım akşam yağan yağmur berbat yakalamıştı ve hala sırılsıklamdım daireler çiziyordum fırdöndü gibi, ama yanımda kalemim yoktu oysa canım sana neler yazmak istiyordu, seni yazmak istiyordu sonbahar kırılganlığındaki dalımda, çiçek olup açan hasretimle seni, sana yazmak istiyordu. ve ışıklar sönüyor, caddeler boşalıyordu gözlerim kör bir sinemanın, hiç açılmayacak perdesinde kalmıştı batan bütün gemilerim sanki, o perdenin arkasında saklanmıştı sen en uzak sahilin fırtınalı dalgaları içinden, el sallıyordun bana oysa gecenin sefası kapanmış, ışıklar çoktan sönmüştü bu kıyıda yani takvimin yapraklarını, bir deli istila gibi sarıyordu zemheri daha çok boyanıyordum siyaha. ve elimden bir şey gelmiyordu ölmekten başka tam yola çıkmak üzereydim ki bu amaçla, beynimde gidiş bileti işte o sırada gördüm, sığınılacak son köşede ürkek, kendi halimi veda damlası gibi düşerken gözümden yaşlar, çiçekler açıyordum kuşlarım konuyordu kaldırım dallarına, adlarını bile bilmiyordum hasret şarkılarıydı söyledikleri kendi dilimde, dallara ve çiçeklere belki işitmiyordum ama hayal ediyordum. gölgedeki ben arkamdan sesleniyordu, duydum. --sen hangi yağmurda ıslandın böyle, bu şehre aylardır bir damla yağmur düşmedi ki… /kalemim yanımda yok diye de sakın üzülme, yazılmasa bile her ses bir şiirdir böyle günlerde…/ Cevat Çeştepe |
Yine muhteşem bir Çeştepe klassiği olmuş.. Yürek sesiniz daim olsun Saygımla