Es-Sabur
Her türlü eziyete, zulmüme işkenceye,
Tahammül göstermektir, bela olan her şeye. Cenabı Hakkın sabrı, o yüce kudretindendir, Hâşâ aczinden değil, O merhametindendir. Hesabı seri amma, günahları perdeler, Ya bağışlar kulunu, ya cezayı erteler. Bu ismin sirayeti, her mertebeyi kapsar, Muradında olanlar, ne şaşırır ne aksar. Kendini ve kulları, sabırla nitelemiş, Rahmet tahsis ederek, kısası ötelemiş. Kullarına birlikte, yaşamak hakkı vermiş, Şefkatle, merhametle, çok öfkeyi gidermiş. Kendine şirk koşanı, kemaliyle kuşatır, Rızk, mal, mülk ihsan eder, afiyetle yaşatır. Bu durum kendisine, asla zarar getirmez, O mühlet tanımıştır, işi hemen bitirmez. Hakkın sabrı kendini, kesinlikle zorlamaz, Kulların iradesi, zorlamasız olamaz. Bu itibarla kullar iki zıt arasında, Ya şehvet ya imandır, yolculuk sırasında. Cenabı Hak hakkında, geçerli değil bunlar, Zira Es-Sabur ancak, ona layık, o anlar. Beşeri zayıflıklar, muzdariplik sebebi, Bunun ise şifası, tahammüllük edebi. Hakkın iradesine, ram olunca irade, Sabır öze oturur, sözcüğünden ziyade. Sonucunu bilmeden kul ısrarla didinir, Yorgun iltica eder, Hakkı veli edinir. Ve böylece nefsinin, Hakla nizası biter, Nefsini bilenlere, böyle bir teslim yeter. Sabrı Haktan anlamak, arif kulların işi, Kendilerine isnat, etmezler bu bilişi. Belalar geldiğinde, zahirleri halkladır, Metin olmalarıyla, batınları Hakladır. Bu kullara Rabbinin ihsanı bereketli, Harekette sakinler, sakinken hareketli. Sabrın dört derecesi var, Allah içindir ilki, Bu da avamın olanın sabrıdır bil ki. İkincisi “Allah la” sabırlı olan kişi, Bu da, yasaklanandan, korunan mürit işi. Üçüncüsü fenanın, ilk başına varmaya, Allah’a” karşı sabır, ona kıyam durmaya. Dördüncüsü Allah’a, Allah ile inanan, Beşeriliğini bilip, kulluk ile sınanan. Nasuh tövbesi ile günahlardan arınmış, Muhakkik kulun sabrı, dost kahrıyla sarınmış. Cenabı Allah’ın inayet ve Tevfik’iyle Manevi muamelelere, tahsis ettiğiyle, İlahi isimlerin gereğinde durandır, Onlarla ahlaklaşıp, ilişkiler kurandır. Feraset erbabının, her işinde sabır var, Hangi hal üzereyse, o haliyle bahtiyar. Ehil olana cila, olmayana kahırdır, İnsanı, insan yapan, işte böyle bir sabır. Sabır ateşten lokma, cehennemin kendisi, Bu yüzden zelil olan, gayetin efendisi. Öyle sabır ola ki, şükürlerle bezene, Fazilet galip gelsin, incitene üzene. Hele, güçlü ve haklı, olunduğu o zaman, Öfkeleri yenerek, yalnız Hakka dayanan. Hoş görüyle yaklaşıp, kimseye kahretmeden, Yaratandan dolayı, olmalıdır tek neden. Sabır bollukta zordur, yoksullara işkence, İçine sindirene, bayramdır gündüz gece. Allah’ın emirlerine, yasaklarına karşı, Mukavemet edenin, yüreği gezer arşı. Şikâyeti terk edip, musibeti gizlemek, Bu yol peygamberlerin, izlerini izlemek. Rabbim, tahammülsüzlük, huyumuzu gidersin, Cümlemize her zaman, Sabrı cemiller versin. 08.04.2012…Mustafa Yaralı |