Hakk?
Seni bulduğumda Doğum Günü’m ilan etmiştim,
Çünkü ben aslında Seni bulduğumda doğmuştum… Şimdi Sen gittin ya; Öldüm… Doğduğum gibi öldüm… Doğmanın da ölmenin de Hak olduğu bir dünya’da, Gelmeni hak edip, gitmeni Hak’etmedim…. Tüm harflerle gelmiştin aslında, Harfleri ilk defa seninle öğreniyordum. Gidişinde dil’siz kaldım, sus/tum.. Dil’îmi aldı gidişin… Şimdi hem dil’siz, hem harfsiz, hem kelimesiz kaldım… Bu kadar Suskunluğu hak etmedim… Hak mıydı gelişin? Hak ise eğer, Gidişinin adı neydi? Ben hak etmediklerimi yaşıyorsam, Sen hak ettiğini mi yaşıyorsun? Küçük dünya’mı daha da küçültüp yaşanılmaz bir hal alması Küçük zannettiğim dünya’nın Senden sonra büyümesi Neydi bu başıma gelenler? Senden gidenler, bende kalanlar… Tam da Sana “Hoş geldin” derken gittin, Hayata küsmek le barışmak arasındayken ben, Tam da gelirmiş gibi yapmışken…. Hangisi daha Hak’tı? Senin bensiz kalman mı? Benim Sensiz kalmam mı? Yazamadığım tüm cümlelerin başında geliyorsun, Hep virgül sonu cümlelerin, bir türlü noktalayamadığımsın. Tüm otobüsleri kaçırdım artık, Tüm yollara uzağım, tüm şehirlere tuzak… Üflediğin mumun alevinden çok yanmak Hak mıydı? OnDört-Mart-İkiBinOnİki*17:45 Nevin Akbulut |