Bak hala rüyalar var.
Üstünü ,altını,rengini ,çeperini çizemediğim bir manzara.
İçinde en koyu ama en parlak,en güzel renk sen.
Nehirlerin üzerinde koşuyoruz.
Gözlerin gibi akıyor nehirler.
Büsbüyük Ağaçlara salıncaklar kuruyoruz;
O yeşil minik deryaların üstüne,
Ellerindeki bu çocuksu düşme korkusu,
Canını yakıyor o gıcırdayan iplerin,benim,senin.
Yüreğime sallanıyor masum gülüşün,
Gamzelerinden izliyorum kirpiklerini ;
Tanrı’nın sana bahşettiği o tabirsiz masumiyeti..

Sonra yine gece..
Her güzel şeyin bitimi,
Geceler bitmiyor,tabir edilmiyor.
Cızırdayan bir duvar lambası 80 model yanlızlığıyla,
ciğerlerime hücum edişinin ikinci paketini kutluyoruz yüreğime sakız olmuş hüznünle
Şarkılar içiyorum,daha çok şarkılar,sek,sözsüz,lal..
Sicim gibi yağmur yağıyor asfaltlara,sokaklar kara nehirler,
Yağmur damlalarının üstünde koşuyorum,
Neden koşuyorum bilmiyorum.
O manzarayı görmeye çalışıyorum,
Kulağım hala yağmurda ,istemesemde dinliyorum.
Neden mavi,yeşil mutlu,karalar yanlız bilmiyorum..

Demir Ferhat Bilal / 28.02.2012