KAR
coşkuyla kar yağıyor
beyaza bürünüyor alın yazıları dalları sarkıyor çam ağacının gölgesine lapa lapa tasa yağıyor ey sevgili şafak sökerken sonsuzluğu dinliyorum ve aklın ucsuz bucaksız mavisinde yıldızlardan yağan yakamozu seyrediyorum gözlerime kar yağıyor ey sevgili dokunuyor vurduğunda tenime bölünüyorum; sıcak soğuk iklimlere deli ırmaklar donuyor çağlamıyor üşüyüşüm ümidimdir ey sevgili iç çekişim merhametine sığınır âsuman gözyaşlarına banarım karlı dağlarda eşkîya açlığımı beklerim temmuz akşamlarını dünyayı saran her gece turkuaz rengi gizli gizli açan saklı bahçemde gök şaşkın ay dalgın nedenmi! çünkü her masalımın ahengi sensin engine inat yağıyor kar masalımın güncesine bir ocak rüzgârı silecek günahlarımı kar dindirecek acımı günah kapısını aralayan o şüphe korku kin işkence ve ölüm görünmeyen cehennem sisi boynumda kar urgan gibi boğacak beni kar yağıyor mavi seheri bezenmiş olarak bağırıyor ve giriyorum sır dehlizine süzülüyor yılan sessizliğinde inancın çileye döndüğü an korkuyorum ey sevgili kar beyazdır karanlıklar arasında ölüm beyaz karanlıklar ortasında ey gözlerinin derinliğinde kaybolduğum! ey esen rüzgarlarla gök perdelere uzanan Ateş! ey gecelerimin ayışığı! ey sen sancılı kar! hangi teneşirde dinliyorsam bir duayı boz bulutlara yükselip! yitirdiğim cenneti cinnet eşliğinde kar yığınlı bir gece! hangi sevgilinin k/ar/ı eriyor; bir ölünün ateşinde! |
masumiyetini yitirmek adına...
ya da bana öyle geldi:)))