(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Biraz Sessizlik şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Biraz Sessizlik şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
şimdi yoksun ya ! susturun şiirleri bu sızıda ne yüreğimin tam ortasında biliyorum öyle çok kanadımki daha önce şimdi hangi şiirde seni okusam ellerimden yüreğime akıyor gözlerime bulaştırdığın hüznün irini..
tebriklerim günün şiirine insanlık sanatına kattığınız eşsiz cümle güzelliklere iyi ki varsınız şanssınız Habib dost..:) sevgim saygımla hep selamlar..
"Kendimi bulduğumdan beri uyuyamıyorum artık seninle Böldü bölecek bir güneş uyandırır sabahı uçurtmalar uçurtmalar okşamaz artık öksüzlerin saçlarını"
yöneticiler de iyi şiir yazar diyordum ki "Böldü bölecek bir güneş uyandırır sabahı uçurtmalar uçurtmalar okşamaz artık öksüzlerin saçlarını" bu dizelerden sonra güneş değil ama ardına gelen dizeler böldü şiirin akustiğini. sonrasında biraz bana şair kararsız kalmış da başka şeylere dalmış gibi geldi. hani şiir bitsin de nasıl bitsin diye.
eylül vurgulu şiirler uzatılmaya değer bence.
sonrasında bir kadından bahsedilmeden,
"Dinleyin! Dinleyin ey yüreğini cebinde taşıyanlar Dinleyin. Şiirin ayaklarından öpen kadını dinleyin." bu dizelerin finale yerleşmesine bir anlam veremedim.
"koşun çocuklar"dan önce bence biraz uykudan ve bir kadından veya aşk olunan kişiden bahsedilmeliydi.
her neyse kendime alabileceğim yerler vardı bu sebepten iyiydi.
Günün şiiri ve şairini en içten dileklerimle kutlarım...teşekkürler...şiir size, siz de şiire yakışıyorsunuz...son Alaca toplantı ve görüşmemizden bu yana ayrıca hepinizi çok özlediğimi ve unutulmadığınızı da lütfen bilmenizi rica ediyorum,selamlar...saygılar...
Bence bu şiirde en dikkat çekici olay, konusu ve konuyu sunum olmanın yanı sıra şiirin tekniğidir. Şiir "tekrar etme-tekerrür" sanatı ile güzelleşmiş, aliterasyonla okuyucuda -mesela bende- iz bırakmıştır.
Hatırlayalım ((( Aliterasyon bir edebi sanat türüdür.Şiir ya da düzyazıda bir uyum yaratmak amacıyla ünsüzlerin tekrarıdır. Bir mısra ve beyitte, ahenk oluşturacak şekilde, aynı sesin veya hecenin tekrarlanmasına aliterasyon denir.)))di.
Şair, aynı zamanda dil mimarıdır da. Öyle olmalı.
Bu şiirde şairimiz, sadece ilk kuple'de
"Yağmurda ıslandığımdan beri (K)onuşmuyorum ARTI(K) (K)endimle siyahta bulamıyorum ARTI(K) gidişlerimi ve annem ARTI(K) uzatmıyor gözlerini bana"
DEMEK SURETİYLE , şiirin sonuna kadar (K)-ARTI(K) tekrar sesiyle adeta âhenkli bir şekilde dans etmiştir. Evet, şiire "dar alanda çok şey ifade etme sanatı" diyenler, tariflerine bir de GÜZELCE İFADE ETME sanatını koymalılar. Şiiri musikiye yaklaştıran ve musikiyle iç içe yapan kafiye ile birlikte tekrarlar ve aliterasyonlardır. Edebiyat tarihimizde Servet-i Fünun Edebiyatçıları şiire resim ile musikiyi ustalıkla sokmuşlardır. Bu ritm, bu iç âhenk, bu söylemdeki güzel salınım, KONU İLE BÜTÜNLEŞTİĞİNDE şiirleri kalıcı olmuştur. Zira, tema ve üslûp, bir şiirin "şiir değirmeninde" un oluşu ve hamur olup yoğruluşu oranında iz bırakır.
Ansızın, (Biraz sessizlik) istemektedir. Anne özlemi, sesiz ve usuldan yağan yağmur ve gecenin gizemi gibi sarmıştır ruhunu. Annenin gidişinden duyduğu büyük üzüntüyü çocuklarla paylaşmak ister. Uçurtmalarla, öksüz çocuklarla sabahın ipini çeker geceler boyu. Der ki :
"Böldü bölecek bir güneş uyandırır sabahı uçurtmalar uçurtmalar okşamaz artık öksüzlerin saçlarını"
Şiir, tek vücutta 3 ayrı güzellik sergilemekte. Bunlardan ilkinde şair vardır, şairin kendisi... İkincisinde çocuklar ve final bölümünde ise "şiirin ayaklarından öpen kadını duymayan ve yüreklerini cebinde taşıyanlara sesleniş vardır. İşte başarılı şair, bu üç varyantı tek şiirde ustalıkla, geçişlerde KOPUKLUK meydana getirmeden sağlayan şairdir.
Günümüz genç şairlerin en çok hataya düştükleri iki önemli husus burada USTA'nın kaleminde adeta ustaca nakışlanmakta. 1-Şiirin temasının bütünlüğü ki, gençlerimiz, şiirin başı ile sonu arasında çoğu kere ZAMAN-ŞAHIS-KİŞİSELLEŞME-MANZARA ve SÜREÇ de handikaplar yaşamaktalar. Hattâ HECE yazanlar bile 4' lükler arasında, birinde dağ'dan bahsederken ötekinde dağla hiç alâkası bulunmayan, konuyu değiştiren; (ben)derken, (Biz)e geçivermekte. Şiirin konusu darmaduman olmakta. 2-Şiirde kelime tekrarları. Evet bu şiirde ARTIK kelimesine yüklenen ağır görev ve öteki tekrarlar TEKERRÜR SANATI' nın enfes örnekleridir. Gençlerimiz, bu tekrarlar yerine KELİME İSRAFI yapmaktalar. Tekrara evet ama, sanatkârane olmalı. * "Elhan'ı Şita" yı örnek vermiştim dün bu sitede paylaştığım bir makalede. Cenab Şehabettin Elhan'ı Şita'da dönüp dönüp (KAR YAĞIŞI)nı şiirin sonuna kadar, okuyucusuna yaşatıyordu. Hani ŞİİR, KELİMELERDEN RESİM YAPMAK SANATIDIR diyenler haklıydı ve KONU ile SÖYLEM, Şairin ÜSLÛBu uyumlu olmalı derdik.
Burada şairimiz, yağmurda ıslanmış, annesini özlemiş ve içinde sürekli aynı hüznü yaşayan bir ÇOCUĞU yaşatmaktadır. Evet, ağlar ya öksüz-yetim çocuklar. Dura dura ağlar ya. Gözyaşlarını elinin tersiyle koluna silip ağlarken konuşan bir çocuk hissettiniz mi bu şiirde? Ben hissettim. Şiirin başarısı bu nokta işte. Hissedileni okuyucuya hissettirmek. Tekrarlar, ağlayan, burnunu çeken ve içten yanan bir çocuğu getirdi gözlerimizin önüne...
* Bu da göstermektedir ki, şair mısra yapısını asla TESADÜFLERE bırakmamalı. Yüreğinden geldiği gibi yazmalı ama, şair MISRA KUYUMCUSU demektir, şu halde, mısra içinde KELİMENİN YERİ ve KELİMENİN şiirde yüklendiği GÖREV ve AĞIRLIK da çok önemlidir. * Günün seçkisine yakışan şiirdi. Tebrikler... Teşekkürler....
Kendimi bulduğumdan beri uyuyamıyorum artık seninle Böldü bölecek bir güneş uyandırır sabahı uçurtmalar uçurtmalar okşamaz artık öksüzlerin saçlarını
Öksüzlerin başını kimse okşamıyor değerli yönetmenim ,varsada çok çok az çok hüzünlü yüreğime işleyen dizeler kendimi buldum tebrik ediyor başarılarınızn devamını diliyorum.selam saygımla.
Tebrikler Üstadım, mükemmeldi okuma tadı doyumsuzdu... Gerçeklen hakkıyla güne yakışan bir şiirdi... Kalemi ve edebiyat defterinin seçkin yüreğini ayakta alkışlıyorum... En derin selam ve saygılarımla.
Aniden Anlarsın Ansızın sızar bir yanına Ana gibi yürek kavuran sözler dökülür Ansızın aklına.
Anlat baba anlat diyor küçüğüm Ancak yeni yeni yürüyor düşüncelerim. Anımsadın mı şuracıkta kıralan kalbimi Antılmaz bir fırtanaydı içimi inleten sesi. Andıkça nasıl yanıyor kalbim Anma ne olur Anma bir daha geri gelmez sevgilerim. Anlatılmaz bir duygu bu Anla artık aşk mı, sevgi mi?
Ansızın düşer yüreğine ateş Anlamak için yırtar beynini düşünceler Anlat dersin suskunluğa mahkum içine Ansan ne olur ölür müsün desene.
An gelir içinde yıkılır bir bir biriktirdiklerin Ancak bir tek Rabbine iman kalır. An gelir bir uçurum kenarında duran yapraksın Anlatılacak türküler söylerdin toprağa Ansızın düşersin şimdi Anla artık gücüm kalmadı Anlatmaya.
Melik Haker tarafından 10/11/2011 8:55:34 PM zamanında düzenlenmiştir.
'Cebimde yazılmayan yarım şiir vardı çaldırdım yağmura/ o gün çok ıslanmıştım ve hatta uyuyup uyandığımda gece dudağımdan bir şeytan öptüğünün farkına vardım.'
Bu şiiri okuduktan sonra akjlımdan gecenleri yazdım.
Çok güçlü imgelerin vurgu yaptığı güçlü bir şiir duruyor bu sayfada. Ve tüm şiirselliği ile yetkin bir kullanım söz konusu.
Aslında yalnızlık, gidişler, karanlık gizlenişler gibi “ egzotik “ kavramları sindirmiş olan bu şiir, arka planda oldukça güçlü bir duruşu ve güçlü bir bireyselliği barındırıyor.
Belki biraz “ kendine küs olma “ hali, belki biraz herkese…
Nihayetinde yağmur dokunuşlarıyla ıslanmış şairin gözleri ve artık susturmuş besbelli. Gidenlerin ayakları gidiş gelişlere mi nasırlıdır orası şairin bilgisi.
“ Kendimi bulduğumdan beri uyuyamıyorum artık seninle Böldü bölecek bir güneş uyandırır sabahı “
Kendine yasak sevişiyor aslında, bu dizelerin uyandırdığı intiba.
Çizgisinden uzaklaşmadan giderek zenginleşen bir söyleyişle “ Susun “ diyor Şair, BİRAZ SESSİZLİK
Susun ve dinleyin…
“ Şiirin ayaklarından öpen kadını dinleyin. “
***
Çok güzel bir şiir okuttuğun içindir teşekkürüm...
bir erkek yüreği kadının saçlarına dokunur görür orada kaybolan kuşları ve çocukların gözyaşıdır saklandığı kuytular yağmur da üşütmez onu artık karanlığa bakarken gözleri
merhaba ablacığım habibim bitanem final çok güzel olmuş beyenerek okudum işte böyle şiirlerini okuyalım ablam özletme olurmu güler yüzlü yüreği güzel oglum kucak dolusu sevgilerimi bırakıyorum sevgi ile kal
biliyorum öyle çok kanadımki daha önce şimdi hangi şiirde seni okusam
ellerimden yüreğime akıyor gözlerime bulaştırdığın hüznün irini..
gerçekten harikasınız tebrik ederim...