Rüzgâr yolu
Elinizde erken öldürdüğünüz gülle kırlarda koşarken aşkınıza
ayaklarınızın altında ne çiçekler eziliyor bilseniz keşke, siz göremezsiniz ama sarı papatya can döker başı önüne düşer lâlenin kan akıtır yarasından mor menekşe! Rüzgâr yolunda yürümeli insan sevdaya fırtına olmadan savurmadan akasyanın yapraklarını leylağın dalını incitmeden kırmadan kirazın kollarını; tıpkı akşam yeli gibi sessiz ve ılık yalnız söğüdün saçlarından öperek silerek çınarın alnındaki teri öyle esmeli! Böyle gitmeli insan aşka, yoksa vazgeçmeli rüzgâr yolunu bilmiyorsa; ya da tane tane toplayarak umutlarını bilerek nar ağacına asmalı kendini kanını içinde saklamalı bıçaklı bir el uzanana dek! ö.n |
gidilecek yön belli olunca şiir daha bir anlamlı
sağlıcakla