...............................Neredesin Itırbanu?

Kaçırma gözlerini gözlerimden
..Eğme başını Itırbanu
...Kaçıncı trendir bu gelip geçen,
.....Yorgun istasyondan nefes nefese? ..
.......İkimizin yanyana resmini çizmiş duvarlara
.........Bu şehrin ayyaş ressamı gördün mü?
Gördün mü Itırbanu?
O resim neye benzer,
.......Anladın mı, bildin mi?
..........Duruşumuz, bakışımız, yüzümüz
............Kerem ile Aslı’ya nisbet hüznümüz:
Rüzgâr tünelinden, ses duvarından
Uçak havasıyla çıkmışa benzer..
Farkı yok bugünün belki yarından
Tüneli, duvarı yıkmışa benzer.

*

Kaçırma gözlerini gözlerimden
Eğme başını Itırbanu
......Yaralı bir serçe şimdi yüreğin,
........Yanyana iki ray gibiyiz yokuşlara uzanan
..........Kahır yüklü vagonlarda sevgimiz.
Söylenmemiş türkülerin ezgilerinde,
Köprülerin sularda salınan gölgesindeyiz.
.......Yaşama direncimde sesinin rengi;
..........Bu son hâlimiz, ah neye benzer?
............Düşündün mü Itırbanu,
..............Düşündün mü hiç?
Bir kuş havalansa gene semaya,
Bakışın merdiven kuracak aya...
Düşmem diyordun ya kara sevdaya
Ekmeği fırında yakmışa benzer.

*

Saçlarında bahar yeli dolaşır
Her seherde gelir bana ulaşır
Yaslanıp da şu göğsüme uyu gel
Çığ mı düştü, gözüm ona kamaşır?

*
Kaçırma gözlerini gözlerimden
Eğme başını Itırbanu
.....Güneşe bakınca ağlayan deli,
..........Resmine bakınca yanan kâğıdım.
............Bıçak yarasının sıcaklığı neyse
...............Aynı acıyla gökleri kaplar feryâdım, figânım
.................Ve ıslatır sularda suları
.....................Sonsuzluk çeşmesi ağıdım.
Bırak sorular sormayı suya düşen resminle,
Gök kuşağımın anlamı sensin
........Kaldır aradaki mesafeleri
...........Yok et Itırbanu, yok et geceleri
.............Uzat ellerini elerime, titremesin
...............Gör, tren düdüklerinden yırtılan zamanı
................Ve anla, anla beni n’olursun!
Dans eder beyninde bir sürü çengel,
Neden yerden göğe açılmış pergel?
Yollara çıkınca aşılmaz engel
Okyanusa doğru akmışa benzer.

*
Kaçırma gözlerini gözlerimden
Eğme başını Itırbanu
......Hakikat bir nokta, yalan iki hece
........Doğuda Koç Köroğlu, batıda Napolyon
..........Sevda iki yanda iki parça, ortasında gül
............Gül, kan damlatır perdelere an be an...
Gurbet güzeli Itırbanu, ah neredesin?
Şafak ol, seher ol, gecikmeden gel
......Savrulmadan ocağımdan kül, gökyüzüne
.........Kirpiklerin yakamoz doldursun denizime
...........Beni, insanları, dünyayı ve gerçeği anla:
Kendinde köledir, dışarda hürdür
Şarkısı ezelden ebede vardır.
Milyon mu, milyar mı, cümlesi bir’ dir?
Efsunlu aynaya bakmışa benzer.

./.

Ozon halkasını delse bir sprey,
Onu tamir eder, bir dua, bir ney.
Birleşir sonunda kuzeyle güney
Doğu da, batı da yokmuşa benzer.

Mustafa Ceylan