Şimendifer Anlar
dilimde geceyi korkutan bir ıslık
nemli ağlak gümbür gürültülü aklım aşklanma peşinde iflah olmayan derdim oy benim aşıklığım yanmak bana ne çok yakışıyor yandıkça içim ısınıyor şarkılardan kalma sesim geceyi yoruyor ömür ise sevgi diyor yaşam şaşalı düet seni bekliyor sen hala gelmiyor ben dayıyorum gözlerimi elmas kırıntıları gibi parıldayan yıldızlara boşuna bakışlarım parlamıyor rüzgârı öpsem öpsem iki omzundan tutup getirir mi ki seni bana Rüzgâr bile sus, sus susuyor herkes evinde söylermiş şarkısını seni beklerken uyusam ama korkuyorum ya düşlerimden de kaçarsan aşk uykuya taşınıyor şarkım dökülünce yüzümden ya tamımazsan gözlerimi açık tutsam çocukluğum gelir belki sarı saçlı bebeğime mi, sana mı sarılsam bebek gözlüm gör, gör göremiyor özlemin avcumda birikiyor bıraksalarda dökülsem uzaklara yıpranmış şehir, küfürlü yol yelkenlerimi suya indiriyor sen hala gelmiyor hasret yüreğe dar gelince iyi dilekleri unuturmuş insan çınar ağacıma çabut mu bağlasam bu sonbahar yine ölecekler ağacım tek tek yaprak döküyor iflah olmayan derdim oy benim aşıklığım sancılarımı kutsa benim en güzel ben ağlarım şah damarımdan kestiğim acılara damarlarım kan, kan kanıyor oy benim aşıklığım üzüm buğusu derdim benim sesini aç şiirlerin ellerini bulayım çocukluğumun belki bir martı kanatlanıverir ufuktan belki bir çiçekten sızar rengarenk düşlerim oy benim aşıklığım kan revan derdim benim oy ki oy zaman ilerlemiyor perdeleri uçuşturan bu kırılgan ritm boynu bükük mum alevi yanında oturuyor bileklerim önce yaralı, yaralı sızlıyor sonra gül, gül gülüyor sen hala gelmiyor |